Examples of using "предпочел" in a sentence and their turkish translations:
O, çalışmayı bir şey yapmamaya tercih etti.
Evde olmayı tercih ederim.
Onu yapmamayı istiyorum.
Tom Fransızca konuşmayı tercih eder.
Bunu daha sonra tartışmayı tercih ederim.
Gerçekten yalnız gitmeyi tercih ederim.
Tom'la takılmayı tercih ederim.
Kendi başıma gitmeyi tercih edeceğimi düşündüm.
Eti balığa tercih ederim.
Ona girmeyi tercih etmiyorum.
Ev işi yapmayı tercih etmiyorum.
Bugünü yarına tercih ederim.
- Fakir olmayı zenginliğe tercih ederim.
- Zengin olmaktansa fakir olmayı tercih ederim.
Aldatmaktansa aldatılmayı tercih ederim.
Bugün gitmeyi yarın gitmeye tercih ederim.
Dışarı çıkmaktansa evde kalmayı tercih ederim.
Yüzmeye gitmeyi tercih ederim.
Yanımda oturmasını tercih ederdim.
Evde kalmaktansa dışarı çıkmayı tercih ederim.
İçeride kalmaktansa dışarı çıkmayı tercih ederim.
Bugün gelmektense yarın gelmeni tercih ederim.
Ne kadar küçük olursa olsun, kendime ait bir odam olmasını tercih ediyorum.
Eğer Fransızca çalışacaksam bir yerli Fransızca konuşucusuyla çalışmayı tercih ederim.
Ben yalnız bırakılmayı tercih ederim.