Examples of using "посуды" in a sentence and their turkish translations:
Lavabo kirli tabaklarla dolu.
Bulaşıkları yıkamak umurumda bile değil.
Dolap buzdolabının yanındadır.
Bulaşık yıkama gerçekten yapmaktan hoşlanmadığım bir şey.
Masada bir sürü yemek var.
Ellerimde bulaşık makinesi deterjanı döküntüsü var.