Examples of using "покинул" in a sentence and their turkish translations:
Mürettebat gemiyi terk etti.
Aniden, kaptan gemiyi terk etti.
O yoktu artık.
Kenti terk etti.
Elvis binadan ayrıldı.
Oyuncu basketbol takımından emekli oldu.
Tom ülkeyi terk etmiş gibi görünüyor.
Aniden, kaptan gemiyi terk etti.
Tom sessizce odadan ayrıldı.
Tom ofisten erken ayrıldı.
O, sonsuza dek Afrika'yı terk etti.
Ali kalesini terk etti.
Kaleci kalesini terk etti.
Beş parasız şirketinden ayrılmıştı
Ödeme yapmadan restorandan ayrıldı.
Uzun süre önce Boston'dan ayrıldım.
O, az önce ofisten ayrıldı.
- Fadıl saat kaçta otelden ayrıldı?
- Fadıl ne zaman oteli terk etti?
Ülkeyi terk etmiş gibi görünüyor.
6 ayın sonun da üniversiteyi de bıraktı
O bir yıl önce ülkesini terk etmişti.
- Tom beni terk etti.
- Tom beni bıraktı.
Tom üç hafta önce Boston'dan ayrıldı.
Gençken evden ayrıldım.
İşimi bitirdikten sonra bürodan ayrıldım.
Tom vedalaşmadan evi terk etti.
Tom 2013 yılında şirketten ayrıldı.
Kaptan batan gemiyi terk eden son kişiydi.
Ülkeden ayrıldım.
Onun ayrılmasına dek 2019'da
Odayı terk etti.
Soğuk bir sabahta ülkesini terk etti.
Tom Boston'dan ayrıldı.
Tom şehirden ayrıldı.
Tom binadan ayrıldı.
Tom odayı terk etti.
Hiç kimse onun odayı terk ettiğini görmedi.
Tom mağazayı terk eden son kişi değildi.
O Texas'a dönmek için Meksika başkentinden ayrıldı.
Evimden çıkmanızı istiyorum.
Suriye'deki Birleşik Devletler elçisi güvenlik nedenlerinden dolayı ülkeyi terk etti.
Tom onları terk etti.
Tom zaten ofisten ayrıldı.
Tom bizi ebediyen terk etti.
Ben Afrika'yı ebediyen terk ettim.
Tom Mary'nin cenaze töreni bitmeden mezarlıktan ayrıldı.
Thomas Jefferson 1809'un Mart ayında Beyaz Saray'dan ayrıldı.
Tom Boston'dan ne zaman ayrıldı?
Tom zaten Boston'dan ayrıldı.
O bizi terk etti.
O, müdürle anlaşamadığı için ekibi terk etti.
Ona ihtiyacımız olduğu sırada bizi terk etti.
Tom bu bahar, anne ve babasının evini terk etti ve o zamandan beri yalnız yaşıyor.
Anlatına göre Tom bu fırından saat yedi civarında ayrılmış.
, ordunun geçici komutanı - Mareşal Berthier - neredeyse kesilmek üzere Davout'tan ayrıldı.
Tom bir saat önce okuldan ayrıldı.
Tom henüz binadan ayrılmadı.
Fransa'dan ayrıldığımdan beri Fransız yemeği yemedim.
Tom'un kasabayı terk ettiğini düşündüm.
Napolyon onsuz Paris'e dönmek için ordudan ayrıldı, o açıkça ağladı.
Tom nihayet Boston'dan ayrıldı.
Yılın sonunda Japonya'dan ayrıldı.
Tom yaklaşık akşam altıda binayı terk etti.
Üç yıl önce Boston'dan ayrıldım.
Ben evimi terk etmeni istiyorum.
- Odayı terk ettim.
- Odadan çıktım.
Tek kelime söylemeden odadan ayrıldı.
Neden partiden erken ayrıldın?
Onun odadan ayrıldığını fark etmedim.
. Arcole Muharebesi'nde iki kez yaralandı, ancak Fransızların geri çekildiğini duyduğunda,
Avustralya'dan ayrıldığında kaç yaşındaydın?
Zerdüşt otuz yaşındayken yurdunu ve yurdunun gölünü terk edip dağlara çıktı.
Tom onun kasabayı terk ettiğini düşünmeni istedi.
Japonya'dan ayrıldığından beri üç ay oldu.
Tom midesinin ağrıdığını söyledi ve odayı terk etti.
Evimi terk etmeni istiyorum.
Tom bana odayı hemen terk etmemi söyledi.