Examples of using "корабль" in a sentence and their turkish translations:
- Gemiye dön.
- Gemiye geri dön.
Gemiye geri dönün.
yeniden tasarladı .
Gemi batacak!
O bir gemi.
Gemi nerede?
Gemi batıyor.
Ufuktaki gemiyi görüyor musun?
Hemen gemiye dönün.
Tom uzakta bir gemi gördü.
20 millik elektrik kablolarındaki kısa devrelerle mücadele ettiler .
Gemi denizde.
Gemi yükünü boşalttı.
Gemi sıçanlar ile doludur.
Gemi demirledi.
Bu benim gemim.
Bir düşman gemisi yaklaşıyor.
Deve, Sahra'nın gemisidir.
Gemi rota değiştirdi.
Gemi iz bırakmadan kayboldu.
Uzay aracı yakında aya ulaşacak.
Ufukta büyük bir gemi göründü.
Uzakta beyaz bir gemi gördük.
Gemimiz limana yaklaşıyor.
Bir diğer uçan araç.
kurtarma ümidi olmadan evlerinden 240.000 mil yol alırdı .
Gemi kayalara çarptı.
Gemi kıyıya doğru gitti.
Gemi Finlandiya'ya gidecek.
Gemi ufkun ötesinde kayboldu.
Gemi yola çıktı.
Yelkenli gemi tam hızda yol alıyordu.
Gemi denizdeydi.
Gemi ufukta kayboldu.
Gemi ufukta göründü.
Ben gemimi görüyorum.
Senin geminin adı nedir?
Gemiyi terk etmeliyiz.
Biz gemiye dönüyoruz.
Gemi battı.
O, uzakta bir gemi belirledi.
Onlar batan gemiyi terk ettiler.
Kayık buzun içinde kitlendi.
Gemi Panama Kanalından geçti.
Aniden, kaptan gemiyi terk etti.
Ne kadar da büyük bir gemi bu!
Tom bir uzay gemisi çizdi.
- Gemiyi boşaltın!
- Terkedilmiş gemi!
Bir gemi iskelede demirlemiş.
Gemi karaya oturdu.
Tom gemiye bindi.
Bir uzay gemisinin resmini çizdim.
Gemiye bindim.
Tekne yanıyor.
Beyaz bir tekne görünmeye başladı.
Senin gemin dördü çeyrek geçe denize açılır.
Tekneye bindim.
Hangisi daha hızlı gider, bir gemi mi, yoksa bir tren mi?
Cesur kaptan gemisini kurtardı.
Gemi yarın Honolulu'ya denize açılacak.
Bu gemi sefere çıkmak üzeredir.
Gemi Endonezya'dan ham madde taşıyor.
Tekne fırtına sırasında battı.
Onlar gemiye petrol yüklüyorlar.
Uzay gemisine "Discovery" adını koydular.
Bizim gemi limana yaklaştı.
Tekne battı ve herkes öldü.
Gemi Süveyş kanalından geçti.
O gemiyi kaçırdın.
- Gemimiz ağır hasar gördü.
- Gemimiz kötü biçimde hasarlıdır.
O geminin nereye gittiğini merak ediyorum.
Gemiye geri dönmek zorundayız.
Tıpkı batan bir gemiyi terk eden fareler gibi.
Gemi yarın Honolulu'ya yola çıkıyor.
Ufukta büyük bir gemi göründü.
Gemi bir kayaya çarptı.
Gemi denizin dibine battı.
Tom bir şişenin içinde bir gemi inşa etti.
Birkaç yüz adam tekneye tıka basa dolduruldu.
Kaptan gemiyi terk etme emri verdi.
Gemi satılamazdır.
Bu uzay gemisi kaça mal oldu?
Gemi Süveyş kanalından geçti.
Çok uzakta bir gemi daha gördük.
Son sayfada Mary, "Gemi batıyor." diye yazdı.
Mürettebat gemiyi terk etti.
Onlar tam batan bir gemiden ayrılan sıçanlar gibi.
Adanın yakınındaki o gemiyi görüyor musun?
Dün buraya yakın bir yerde bir gemi battı.
Büyük bir gemi buraya yakın demirledi.
Gemi limana tam zamanında geldi.
Gemi çok geçmeden gözden kayboldu.