Examples of using "отправился" in a sentence and their turkish translations:
Sami eve gitmek için ayrıldı.
Gemi yola çıktı.
Tokyo'ya seyahate gitti.
Tom yürüyüşe gitti.
O, Paris'e doğru yola çıktı.
Tom geçmişe seyahat etti.
Ben yürüyüşe gittim.
Tom işe gitti.
Arlan patrona gitti.
O konferansa gitti.
Sami, Mısır'a gitti.
Onun oraya gitmesi muhtemel değil.
Sonunda, o, Amerika'ya gitti.
O, ördek avına gitti.
Tom doğruca yatağa gitti.
Kral bu sabah ava gitti.
Macera aramak için seyahate çıktı.
O, ormanda avlanmaya gitti.
Neden polise gitmedin?
John havayolu ile Amerika'ya gitti.
Sabah erkenden yürüyüşe çıktım.
Tom, Mary ile alışverişe gitti.
- Oldukça yorgun olmasından ötürü doğru yatağa yollandı.
- Yorgun olduğu için yatağa geçti.
Büyük bir hayranlıkla baş rahibenin yanına gittiğimde
Bu yüzden, merkez bankasına gitti ve ...
O bir günlük seyahate çıktı.
Ben Tony'yi görmek için Tokyo'ya gittim.
O, evinden tren istasyonuna kadar gitti.
Tom bir tablo satın almak için Boston'a gitti.
Tren birkaç dakika önce istasyondan ayrıldı.
Başka bir yolculuğa gitmek istiyorum.
- Tom başka bir boyuta gitti.
- Tom başka bir boyuta geçti.
Dersleri yaptıktan sonra o hemen yatmaya gitti.
Gezmek için Hawaii'ye gitti.
Erkek kardeşim hukuk öğrenimi için Amerika'ya gitti.
Tom alışveriş yapmak için şehir merkezine gitti.
Her zaman öğleden sonra yaptığı gibi Tom bir yürüyüş için dışarı gitti.
Işığı kapattı ve yatmaya gitti.
Bir iş gezisi için 5 gün Boston'a gittim.
O, Roma'ya gitti, orada bir sürü eski binalar gördü.
ICIMOD'u ziyarete Nepal'e gittim.
şehre giderek askerlik arkadaşıyla karşılaştı
Tom batıya gitti.
O yurtdışına gitti.
Arkadaşını uğurlamak için yurt dışına gitti.
O, kütüphaneye gitti.
O, bu sabah onunla bir yürüyüşe çıktı.
Boston'dan Şikagoya uçtum.
Tom'un nereye gittiğini öğrendikten sonra onu aramaya gittim.
Ben de oraya gittim.
O müzik eğitimi amacıyla Avusturya'ya gitti.
Amerika'ya Amerikan edebiyatı okumaya gitti.
O, Paris'e gitti.
O, Amerika'ya gitti.
Ben Nagasaki'ye gittim.
Kasabaya, iyi bir restoran aramaya gittim.
O, tenis oynama yerine balık tutmaya gitti.
Ben biraz hava almak için yürüyüşe gittim.
Tom'un yapacak bir şeyi yoktu, bu yüzden eve gitti.
Küçük bir miktar para biriktirdi ve Hindistan'a gitti
İstasyona geldiğimizde trenimiz zaten yola çıkmıştı.
O mektubu alır almaz New York'a gitti.
Senin varışından önce, o, Londra'ya gitti.
Güney Amerika'ya romantik bir yaz tatili geçirmek için gittim.
O, saat sekizde başladığı için, şimdiye kadar orada olmalı.
Suç mahalline gittim.
O bir İngilizce öğretmeni olarak çalışmak için Meksika'ya gitti.
- 1980'de ikinci kez İtalya'ya gittim.
- 1980'de İtalya'ya ikinci kez gittim.
- İtalya'ya ikinci kez 1980'de gittim.
- İtalya'ya 1980'de ikinci kez gittim.
Uçmak için kanatlarım olsaydı, onu kurtarmaya giderdim.
Bir zaman makinen olsa nereye gidersin?
O, iş için Tokyo'ya gitti.
Kyushu'ya uçakla gittim.
Tom uçakla Boston'a gitti.
Tom'un treni beş dakika önce ayrıldı.
O, 1970'te Londra'ya gitti.
O, Paris üzerinden Londra'ya gitti.
Ben araba ile Kyoto'ya gittim.
Tom Afrika'da safariye gitti.
Yurt dışına gitsem, tekne ile gitmek isterim.
Babam iş için Hong Kong'a gitti.
Yatmaya gitti.
Onu karşılamak amacıyla oraya gittim.
Ama hızla güneye doğru yürüdü ... ve Agis ile tanıştı. Megalopolis kenti yakınlarındaki savaşta.
O, iki yıl önce Londra'ya gitti.
O tıp öğrenimi için Amerika'ya gitti.
Erkek kardeşim Bejaia'ya gitti.
Papa ile antlaşması bittikten sonra Fransa Kralının daveti üzerine Paris'e gitti
Tom'un daha önce Boston'a gittiğini biliyorum.
O, uçakla Tokyo'dan Osaka'ya gitti.
Fransızca eğitimi almak için Paris'e gitti.
O otele geri döndü.
Işığı kapattı ve yatmaya gitti.
Tatil için birkaç haftalığına Havai'ye gittim.
O, ona uzun bir tatile çıkmasını tavsiye etti, bu yüzden o, derhal işi bıraktı ve dünya yolculuğuna çıktı.
Bu sorunun yanıtını bulmak için kent kütüphanesine gittim.
Bir zaman makinen olsa hangi zamana gidersin?
İngilizce eğitimi için Londra'ya gitti.
Onunla Boston'a gittim.