Examples of using "край" in a sentence and their turkish translations:
Elimin tam kenarından ısırdı.
Tom yatağın kenarına oturdu.
Dünyanın öteki ucuna gidiyorum.
Dünyanın öbür ucuna kadar seni takip edeceğim.
ve sonra da bu kenardan, o enkazın yanına ineceğiz.
Nereye olduğunu sormak istemediğin uzak bir yere gidiyorum.
Kanyon çok dar. Ben de kanyonun kenarından halatla inip
Korumak istediğim sivri kısım da burası. Pekâlâ.
Bardağı masanın kenarına yakın koymayın.
o zaman bir süre sonra bizim dünyanın sonuna gittiğimizde aşağıya düşmemiz gerekmez mi?