Examples of using "жены" in a sentence and their turkish translations:
Karınızı terk ettiniz, değil mi?
O benim karımın tanıdığı.
Bu, Tom'un eşinin bir resmi.
Tom eşinden daha yaşlı.
Karım yok.
- Karımı terk ettim.
- Hanımımı terk ettim.
Bu, karımın bir arkadaşı.
Tom'un bir karısı yok.
Karınızın kızlık soyadı nedir?
Karının gözleri ne renk?
Endişelerimi karımdan sakladım.
Tom karısının ölümünden sonra yeniden evlendi.
Hatta o, karısından daha yaşlıdır.
Karımın arkadaşının adı Linda.
Eşim zatürreden dolayı acı çekiyor.
Karının işi nedir?
Karın çalışıyor mu?
Karımın uykusu çok hafiftir.
Karımın babası benim kayınpederimdir.
- Tom'un üç eski karısı var.
- Tom'un üç eski eşi var.
Tom karısının babasından daha yaşlı.
Üç eski karım var.
Tom karısından üç yaş daha büyük.
Eşinin iki katı kadar ağırdır.
Tom karısının ölümü için seni suçluyor.
Karınızın bir pasaportu var mı?
Tom karısının ölümünden hemen sonra yeniden evlendi.
Fred, karısının dırdırından çok rahatsız idi.
O, her zaman karısının görüşlerine değer verir.
Tom mali olarak karısına bağlıdır.
Bu, karımın plajda bir şipşak resmidir.
Eşinden ayrı yaşıyor.
Tom Mary için eşini terk etti.
Tom, karımın küçük erkek kardeşinin bir arkadaşı.
Tom karımın tanıdıklarından biri.
Tom bana karısının bir resmini gösterdi.
Tom karısından üç inç daha uzundur.
Bir karın yok, değil mi?
Ben karımın doğum gününü unuttum.
Tom karısının doğum gününü unuttu.
Tom ve karısının hiç çocukları yok.
Tom ve karısının üç çocuğu var.
Tom bana karısını terk ettiğini söyledi.
Tom karısına bir kabak böreği pişirdi.
O, karısının ölümü hakkında konuşmaktan her zaman kaçınır.
Bir erkeğin karısından bir şeyler gizlemesi yanlıştır.
O, karısının ölümünü henüz unutmadı.
Bir karın olmadığını Tom'a söyledim.
Söz açılmışken, bugün 8 haziran- karımın doğum günü
Bu, babamın ve ilk eşinin bir resmi.
Ölümü karısı için büyük şoktu.
O, karısından korkuyordu.
Tom hamile karısının karnına elini koydu.
Hiç karının doğum gününü unuttun mu?
Karım bir çocuk doğuruyor.
- Tom eşini terk etti.
- Tom hanımını terk etti.
Massachusetts'te bir adamın, karısının büyükannesi ile evlenmesine izin verilmez.
O benim eşimin annesidir, yani, benim kayınvalidemdir.
Tom karısının izni olmadan hiçbir şey yapmaz.
Onun eşi, çocukları ve arkadaşları yok.
Tom karısının öldürülmesini düzenlemekle suçlandı.
Karısı ikiz doğurdu.
Eşim aleyhine asla tanıklık etmezdim.
Hırsızlar bizim daireye zorla girdi ve eşimin kürk ceketini çaldı.
Dan elması zengin bir iş adamının karısından çaldığını iddia etti.
Hastanede, hemşire ona karısının mektuplarının çoğunu okudu.
Karını özlüyor musun?
O, karısını terk etti.
Sadece Tom'dan değil aynı zamanda karısından da ödünç para aldım.
Karımın hataları var. Yine de, ben onu seviyorum.
Erkek kardeşim Tom'un karısı Mary'nin babası, John, Boston'dan ziyarete geliyor.
Sadece Tom'dan değil fakat aynı zamanda karısından da ödünç para aldım.
Ben asla karımı terk etmezdim.
Lemek iki kadınla evlendi. Birinin adı Adâ, öbürünün ise Silla'ydı.
Karım için bir hediye arıyorum.
Karımı özlüyorum.
Tom hamile eşine çilek almak için mağazaya kadar 30 km bisiklet sürdü.
Nuh karısı, oğulları ve gelinleriyle birlikte gemiden çıktı.
Karının seçimlerine hiç gülme, çünkü sonuçta sen de onlardan birisin.
öyle bir şüpheyle tedavi edildi ki, karısının Bavyera'daki aile mülküne gitti.
Hamile olduğundan beri karımın hiç cinsel dürtüsü yok. Ne yapabilirim?
Tom karısı öldüğünden beri yalnız yaşıyor.
Eski karımı boşanmamızdan beri görmedim.
Karısının yeşil noktalarla kaplanmış yüzünü görünce kalp krizi geçirdi. Katil salatalığın bir kurbanı daha!
Tom'un karısından ayrılacağını sanmıyorum.
Ben bu kitabı karım için değil, kendim için satın aldım.
Nuh, oğulları, karısı, gelinleri tufandan kurtulmak için hep birlikte gemiye bindiler.
Ama seninle antlaşmamı sürdüreceğim. Oğulların, karın, gelinlerinle birlikte gemiye bin.
Nuh, oğulları Sam, Ham ve Yafet, Nuh'un karısı ve üç gelini tam o gün gemiye bindiler.
Lemek karılarına şöyle dedi: "Ey Adâ ve Silla, beni dinleyin, ey Lemek'in karıları, sözlerime kulak verin. Beni yaraladığı için bir adam öldürdüm. Beni hırpaladığı için bir genci öldürdüm."
Yeryüzünde insanlar çoğalmaya başladı, kızlar doğdu. İlahi varlıklar insan kızlarının güzelliğini görünce beğendikleriyle evlendiler.
RAB Tanrı Adem'e, "Karının sözünü dinlediğin ve sana, meyvesini yeme dediğim ağaçtan yediğin için, toprak senin yüzünden lanetlendi" dedi, "Yaşam boyu emek vermeden yiyecek bulamayacaksın.
Tanrı Nuh'a, "Karın, oğulların ve gelinlerinle birlikte gemiden çık" dedi, "Kendinle birlikte bütün canlıları, kuşları, hayvanları, sürüngenleri de çıkar. Türesinler, verimli olsunlar ve yeryüzünde çoğalsınlar."