Examples of using "дружбе" in a sentence and their turkish translations:
Mary dostluğumuza son verdi.
Seninle arkadaş olmaktan memnun olacağım.
Tom ve Mary'nin sahip olduğu dostluğu kıskanıyorum.
Bu, aşk ve arkadaşlık hakkında bir hikâyedir.
Dostluğumuzu tehlikeye atacak bir şey istemiyorum.
O, arkadaşlık isteğimi reddetti.