Examples of using "длительного" in a sentence and their turkish translations:
ancak uzun vadede her zaman işe yaramaz.
bilim insanları bunları uzun süreçli kuyruklu yıldızlar olarak adlandırıyor
Yabancı bir dilde uzmanlaşmamız uzun zaman alır.
Uzun süre konuştun mu?
Böylesine uzun bir uçuştan sonra muhtemelen yorgunsun.
- Tom'u uzun zamandır hor gördüm.
- Tom'u uzun zamandır küçümsedim.
uzun süre semptom göstermiyor kendini gizliyor bu virüs
aynı noktada ise yine uzun süre aynı nokta olmuyor.
Parkta uzun bir süre bekledik.
Uzun süredir suskunum.
Dr. Valeri 8 ocak 1994 ten Mart 1995 e kadar uzayda kalan bir Rus kozmonottur. Uzayda en uzun süre kalma rekorunu elinde bulunduruyor.
Yaşama gücü yorulmadan zamanın geniş bir süreci için bir fiziksel veya zihinsel aktivite taşıma kapasitesidir. Sen sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürerek sağlıklı ve dengeli bir diyet tüketerek, eğitim tarafından yaşama gücünü artırabilirsin.
Tom uzun zamandır hiçbir şey yememiş gibi görünüyordu.