Examples of using "давал" in a sentence and their turkish translations:
Onu sana vermedim.
Herhangi bir söz vermedim.
O birçoğuna para verdi.
Kimse ona uygun bir fırsat tanımadı.
Onu Tom'a vermedim.
Ben herhangi bir söz vermedim.
Tom Mary'ye çok vermedi.
Tom bizi ağırlamaya devam etti.
Tom bana tavsiye verirdi.
Tom Mary'ye bir şey verdi mi?
Gürültü beni uyanık tuttu.
Tom konuşmama izin vermedi.
O, bana çok tavsiye vermedi.
Erkek kardeşime hiç para ödünç verdin mi?
Henüz parayı Tom'a vermedim.
Tom herhangi başka talimatlar verdi mi?
Anahtarı ona verdiğimi hatırlıyorum.
O kimseye bir şey vermedi.
Diskin kopyasını kimseye verdin mi?
Tom'a biraz para verdiğimi hatırlıyorum.
Sis onun çok uzağı görmesini engelledi.
Onu sana verdim mi?
Tom'a bir şey vermedim.
Ona bir şey vermedim.
Ben ona hiçbir şey vermedim.
En son ne zaman hayır kurumlarına bağış yaptın?
Vaatlerde bulunan tek kişi ben değildim.
Tom, Mary'yi rahat bırakmadı.
O, bir makineli tüfek ile işgalcileri körfezde tuttu.
Daha önce hiç kimse bana hiç para vermedi.
- Onlara hiçbir şey vermedim.
- Onlara bir şey vermedim.
Onun bu ilişkiden bir şeyler kazandığını düşünmek ilk başta çok zordu.
Böyle bir söz vermedim.
Tom'un yüksek sesle horlaması beni bütün gece uyanık tuttu.
Sana verdiğim notlar hâlâ sende mi?
Ağır trafik gürültüsü beni bütün gece uyanık tuttu.
Onlara hiçbir şey vermedim.
Ona bir şey vermedim.
Tom'a hiç para vermedim.
Sana gitme izni vermedim.
Dün anahtarı sana verdiğimi düşündüm.
Elbette bana güvenebilirsin. Ben hiç daha önce seni yanlış yönlendirdim mi?
Tom onu yapmama izin vermedi.
Keşke Tom'a arabamı ödünç vermeseydim.
Tom'a bir anahtar verdiğimi hatırlamıyorum.
Ben böyle bir söz vermedim.
Ona bir şey vermedim.
Tom konuşmaya devam etti ve Mary'nin ağzını açmasına izin vermedi.
Tom'a para verdiğini biliyorum.
Onlara arabanı sürdürdün mü?
Keşke Tom'a telefon numaramı vermeseydim.
Ona arabanı sürdürdün mü?
Ona arabanı sürdürdün mü?