Examples of using "Сего" in a sentence and their turkish translations:
Bugünden önce onları hiç görmedim.
Bugünden önce onu hiç görmedim.
Bugünden önce onu hiç görmedim.
Aniden annem şarkı söylemeye başladı.
Ansızın Tom aradı.
- Bir gün pattadak Tom aradı.
- Tom bir gün pat diye arayıverdi.
Bundan sonra gökte büyük bir kalabalığın sesini andıran yüksek bir ses işittim. “Haleluya” diyorlardı. “Kurtarış, yücelik ve güç Tanrımız'a özgüdür.
Fısıh Bayramı'ndan önceydi. İsa, bu dünyadan ayrılıp Baba'ya gideceği saatin geldiğini biliyordu. Dünyada kendisine ait olanları hep sevmişti; sonuna kadar da sevdi.
O zaman senin halkını koruyan büyük önder Mikail görünecek. Ulusun oluşumundan beri hiç görülmemiş bir sıkıntı dönemi olacak. Buradaki halkın – adı kitapta yazılı olanlar – kurtulacak.
Deliceler nasıl toplanıp yakılırsa, çağın sonunda da böyle olacaktır. İnsanoğlu meleklerini gönderecek, onlar da insanları günaha düşüren her şeyi, kötülük yapan herkesi O'nun egemenliğinden toplayıp kızgın fırına atacaklar. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır. Doğru kişiler o zaman Babaları'nın egemenliğinde güneş gibi parlayacaklar. Kulağı olan işitsin!