Examples of using "Дух" in a sentence and their turkish translations:
insani değerler --
Tom nefesini tuttu.
Bu nefes kesici.
Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.
Üçüncü olarak moral için.
Ruh isteklidir fakat beden güçsüzdür.
Bu apartman dairesinde bir kötü ruh yaşıyor.
Yaşlı olmasına rağmen genç bir ruhu var.
Tom'un atılganlığından nefret ediyorum.
Onlar bizden tiksiniyor.
Gök gürültülü fırtınalar hem korkutucu hem de heyecan vericidirler.
Tom kesinlikle Mary'den nefret ediyor.
mükemmel sağlık, gerçek benliğinizi keşfetmek, ruhunuzu diriltmek,
Gördüğünüz gibi, madde kaybolur, sadece ruh kalır.
Kalplerimiz kırık ama ruhumuz değil.
Mary bir hayalet ya da ruhu sırtına dokunmuş gibi hissetti.
Macera ruhun nerede?
- Tom'u kimse çekemez.
- Tom'a kimse tahammül edemez.
Yer boştu, yeryüzü şekilleri yoktu; engin karanlıklarla kaplıydı. Tanrı'nın Ruhu suların üzerinde dalgalanıyordu.
Yeryüzüne tufanı ben göndereceğim. Göklerin altında soluk alan bütün canlıları yok edeceğim. Yeryüzündeki her şey ölecek.
Onlarla birlikte her tür hayvan - evcil hayvanların, sürüngenlerin, kuşlarla uçan yaratıkların her türü - gemiye bindi. Soluk alan her tür canlı çifter çifter Nuh'un yanına gelip gemiye bindi.