Examples of using "Вокруг" in a sentence and their turkish translations:
Etrafına bak.
Çevrenize bir göz atın.
Ama bakın, şuradaki ağaca bile
Her şey başa sarıyor.
.
Çevrede kimse yok.
Etrafa bir göz at.
Dünya ayın etrafında değil güneşin etrafında döner.
Dünya, Güneş'in etrafında döner.
Kampçılar ateşin etrafında oturdu.
Bakın, bu böyle dönüyor.
bugün çevremize bakınca
Havada sihir asılı.
yuvanın etrafında saatlerce
O bütün etrafına bakındı.
Etrafta bir kalabalık toplandı.
Tüm mekanda sessizlik oldu.
Etrafına bir bak.
Bütün yer karla kaplıydı.
- Lafı ağzında geveleme.
- Bin dereden su getirme.
- Kırk dereden su getirme.
Dünya senin etrafında dönmüyor.
- Etrafıma bakındım.
- Etrafıma baktım.
Etrafına bak. Ne görüyorsun?
Bir kalabalık kısa bir süre sonra Tom'un etrafında toplandı.
Bakın, bu böyle dönüyor.
Bu büyük kayanın çevresine dolayabilirim.
dünyanın yuvarlak olduğunu kabul ediyoruz
çevresinde öldürüldü.
Çevrede yoğun bir sis vardı.
Kasabanın güzel çevresi var.
Biz ateş etrafında dans ettik.
Onun etrafında bir kalabalık toplanıyordu.
Köpek masanın etrafında yürüyor.
Onlar gölün etrafında dolaştılar.
Amaçsızca dolaştım.
Çocuklar ağacın etrafında oynadı.
Orada bol miktarda güzel kız var.
- Biz gölün etrafında yürüdük.
- Gölün bütün çevresini gezdik.
Gezegenler güneşin etrafında döner.
Çocuklar kamp ateşi etrafında şarkı söylüyorlar.
Havuzun etrafında bir sürü ağaç var.
Tom'un etrafında bir kadın topluluğu var.
Ateşin etrafında toplandılar.
Ay, Dünya'nın etrafında döner.
Tom dünyada seyahat ediyor.
Öğretmenin etrafında toplandık.
Evin etrafında bir çit var.
Herkes onun etrafında toplandı.
Biz parkın etrafında koştuk.
Şehrin etrafından bir nehir geçiyordu.
Kamp ateşinin etrafında oturduk.
Onlar kamp ateşi etrafında toplandılar.
Sahanın etrafında koştum.
Şatonun etrafında ağaçlar var.
Şatonun etrafında çiçekler var.
Tom çabucak etrafına baktı.
- Devr-i âlem yaptık.
- Dünyayı dolaştık.
Herkes etrafımda toplandı.
Bu civarda herkes beni seviyor.
Buralarda hiç ev yok.
- Tom dünyayı dolaştı
- Tom dünyayı dolaştı.
Kampçılar kamp ateşinin etrafında oturdu.
Dünya, güneş etrafında döner.
Masanın etrafında oturuyoruz.
Etrafımdaki her şey bana seni hatırlatıyor.
koşullar çok iyi olsa bile
Bu büyük kayanın çevresine dolayabilirim.
Şu bloğun çevresine. Kaskımızı takalım.
Çevrede bunlardan çok gördüm.
Konu etrafımızı çevreleyen havadır.
Sizin de çevrenizde mutlaka bir mühendis vardır
Sizin de çevrenizde şöyle insanlar yok mu?
onun etrafında sıvı halde
Evin etrafında taş bir duvar vardı.
Onun hayali Dünyayı gezmektir.
Onun etrafında bir kalabalık toplandı.
Bütün aile kamp ateşinin etrafında oturuyordu.
- Lafı ağzında geveleme.
- Saçmalama.
- Bırak bu ayakları.
Dünya, kendi ekseni etrafında döner.
Birçok uydular Satürn'ün etrafında dönmektedir.
Köpek ağacın etrafında kedinin peşinden koşuyor.
Kamp ateşinin etrafında şarkılar söyledik.
Patenciler pistin çevresinde hızla kaydı.
Dünyayı dolaşmayı çok seviyorum.
Evimin etrafında bir çit var.
Hikaye bir aşk üçgeninin etrafında döner.
Burada çok sayıda modern bina var.
Binlerce uydu dünyanın etrafında yörüngede döner.
Kampçılar kamp ateşi etrafında şarkılar söyledi.
Bütün çocuklar ateşin çevresinde oturdular.
Bölgede başka filler yoktu.
Çocuklar babalarının etrafında daire oluşturdular.
- Lafı dolandırmayalım.
- Kırk dereden su getirmeyelim.