Examples of using "«Возможно»" in a sentence and their turkish translations:
Mümkündür.
Bu oldukça mümkündür.
Bu oldukça mümkün.
Bu çok mümkün.
Her şey mümkündür.
Muhtemelen.
Belki hatalısınızdır.
Sence de bu mümkün değil mi?
- Sence böyle bir şey mümkün olabilir mi?
- Böyle bir şeyin mümkün olduğunu düşünüyor musun?
O nasıl mümkün olabilir?
- Sence mümkün mü?
- Onun mümkün olduğunu mu sanıyorsun?
- Bunun mümkün olduğunu düşünüyor musun?
Belki de Tom öldü.
Belki aşıksın.
O gelebilir.
Bir hata yapmış olabilirim.
Kesinlikle mümkündür.
Belki sen hatalıydın.
Bu oldukça mümkündür.
Her şey mümkündür.
O mümkün mü?
Bu mümkün.
Ölümsüzlük mümkündür.
Her şey olasıdır.
Böyle bir şey mümkün mü?
Beklemek zorunda olabilirsiniz.
Belki hatalıyım.
Belki yarın kar yağacak.
- Mümkün olduğunu düşünüyorum.
- Bence o mümkün.
- Bunun mümkün olduğuna inanıyorum.
- Onun bir olasılık olduğunu düşünüyorum.
Belki ikimiz de yanılıyoruz.
Belki de hatalıydım.
Belki hata yaptın.
Belki Tom hatalıydı.
Belki yardım edebilirsin.
Belki biraz fazla ileri gittim.
Belki Tom yardım edebilir.
Belki sen haklıydın.
Belki onlara söyleme zamanı.
Belki ona söyleme zamanı.
O artık mümkün değil mi?
Belki o buna değer.
Belki ona söylemelisin.
Belki gibi, sadece belki,
Muhtemelen bir inek. Çok kötü kokuyor.
New York’un kuzeyindeki küçük bir kasaba
Bu nasıl mümkün olabilir?
Belki şöyle diyorsunuz,
Onun yalan söylüyor olması mümkündür.
Ben hatalı olabilirim.
O, oldukça mümkündür.
- Belki kaderdir.
- Belki o alın yazısıdır.
Bu gerçekten mümkün mü?
Belki o bir tuzak.
Bu mümkün mü ya?
Belki Tom âşık.
Belki Tom evlidir.
Oyun muhtemelen iptal edilecek.
Laura hastalanmış olabilir.
Sanırım bu mümkün.
Sanırım herhangi bir şey mümkün.
Belki o gerçektir.
Belki geri gelecekler.
Mümkün olduğunu düşünüyorum.
Bu teorik olarak mümkün.
Belki bu yeterli değil.
Bir yanlış anlama olabilir.
Evet, mümkün.
Bu teknik olarak mümkündür.
- Tom suçsuz olabilir.
- Tom masum olabilir.
Bu bile mümkün mü?
Belki Tom suçlu.
Belki Tom yola çıkacak.
Tom yalan söylüyor olabilirdi.
Tom muhtemelen uyuyor.
Belki Tom haklıdır.
Belki onlar meşgul.
O bir sorun olabilir.
Belki içkiyi fazla kaçırmışımdır.
Belki biz akrabayız.
Belki abarttım.
Bu gerçekten mümkün mü?