Translation of "Partículas" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Partículas" in a sentence and their turkish translations:

Bezerro, em seguida, cortá-lo nas menores partículas

dana sonrasında onu en küçük parçacıklara ayırarak

Partículas diminutas são dificilmente visíveis a olho nu.

Minik parçacıkları çıplak gözle görmek zordur.

O fluxo de ar dispersou muito melhor as partículas.

Hava akışı onları dağıtmakta çok daha başarılıydı.

Estas partículas teriam que viajar por alguns metros de distância,

Bu partiküllerin rüzgar, yağmur, nem gibi baskılara rağmen

- O Grande Colisor de Hádrons é o maior acelerador de partículas do mundo.
- O LHC é o maior acelerador de partículas do mundo.

Büyük Hadron Çarpıştırıcısı dünyanın en büyük parçacık hızlandırıcısıdır.

Ele teria que expelir partículas virais suficientes para iniciar a infecção.

Bir enfeksiyon başlatmak için yeterince virüs partikülünü dışarı atmaları gerekir.

Nos céus... há magia. Partículas elétricas provenientes do Sol atingem a Terra.

Göklere sihir hâkimdir. Güneş'in saçtığı elektronlar Dünya'yı bombardımana tutar.

E vai ver que também produzimos essas partículas menores de longo alcance,

ve göreceksiniz ki biz ayrıca daha uzun mesafeli, daha küçüklerini üretiyoruz

Então as partículas teriam que aterrissar na sua garganta ou vias aéreas superiores.

Sonra bu partiküllerin boğazınıza ya da üst solunum yolunuza ulaşması gerekir

Há um bom fluxo de ar ao redor de vocês que possa dispersar partículas virais?

Etrafınızda virüs partiküllerine dağıtabilecek, iyi bir hava akışı var mı?

Apesar de não estar ventando, muito menos partículas chegaram na camiseta dele no lugar aberto.

Hava rüzgarlı olmasa bile, dışarıdayken daha az parçacık tişörtüne ulaştı.

E aqui mostra a viagem de partículas de ar ao tossir usando dois tipos de máscaras:

Ve bu da iki tip maske kullanılarak öksürüldüğünde hava partiküllerinin hareketini gösteriyor: