Translation of "Nevar" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Nevar" in a sentence and their turkish translations:

- Não irá nevar.
- Não vai nevar.

Kar yağmayacak.

Vai nevar.

Kar yağacak.

- Amanhã vai nevar.
- Nevará amanhã.
- Vai nevar amanhã.

Yarın kar yağacak.

Começou a nevar.

- Kar yağmaya başladı.
- Kar yağışı başladı.

Costuma nevar aqui.

Burada sık sık kar yağar.

Vai nevar hoje.

Bugün kar yağacak.

Não vai nevar.

Kar yağmayacak.

Já parou de nevar?

Kar durdu mu?

Estava começando a nevar.

Kar yağmaya başlıyordu.

Está parando de nevar.

Kar duruyor.

Vai nevar esta noite?

Bu gece kar yağacak mı?

Pode nevar de noite.

Bu gece kar yağabilir.

Já começou a nevar?

Kar yağmaya başladı mı?

- Parou de nevar há uma hora.
- Parou de nevar faz uma hora.
- Parou de nevar tem uma hora.

Bir saat önce kar yağışı durdu.

- Pode nevar.
- Pode ser que neve.
- Pode ser que venha a nevar.

Kar yağabilir.

Começou a nevar de novo.

Yine kar yağmaya başladı.

- Amanhã vai nevar.
- Nevará amanhã.

Yarın kar yağacak.

Acabou de começar a nevar.

Az önce kar yağmaya başladı.

Eu duvido que vá nevar.

- Kar yağıp yağmayacağından şüpheliyim.
- Kar yağacağını sanmıyorum.

Vai nevar hoje à noite?

Bu gece kar yağacak mı?

Você acha que vai nevar?

Kar yağacağını düşünüyor musun?

Acho que vai nevar amanhã.

Yarın kar yağacağına inanıyorum.

- Pode nevar.
- Talvez neve.
- Pode ser que neve.
- Pode ser que venha a nevar.

Kar yağabilir.

Parece que vai nevar esta noite.

Bu akşam muhtemelen kar yağacak.

- Parece neve.
- Parece que vai nevar.

Bu kar gibi görünüyor.

Você acha que vai nevar amanhã?

Yarın kar yağacağını düşünüyor musunuz?

Eu acho que não vai nevar.

Kar yağacağını sanmıyorum.

Daqui a pouco vai começar a nevar.

Çok geçmeden önce kar yağmaya başlayacak.

Você sabe se já começou a nevar?

Henüz kar yağmaya başlayıp başlamadığını biliyor musun?

Se nevar, os aviões não poderão decolar.

Kar yağarsa uçaklar havalanamaz.

Para piorar a situação, começou a nevar.

Daha da kötüsü kar yağmaya başladı.

De acordo com o rádio, vai nevar amanhã.

Radyoya göre, yarın kar yağacak.

- Provavelmente vai chover amanhã.
- Provavelmente vai nevar amanhã.

Muhtemelen yarın kar yağacak.

Se amanhã nevar, eu farei um boneco de neve.

Yarın kar yağarsa bir kardan adam yapacağım.

Vai começar a nevar ao meio-dia ou depois?

Öğleyin mi yoksa daha sonra mı kar yağışı başlayacak?

Se nevar muito amanhã, vamos fazer um boneco de neve.

Yarın çok kar yağarsa bir kardan adam yapalım.