Translation of "Loja" in Turkish

0.017 sec.

Examples of using "Loja" in a sentence and their turkish translations:

- Essa loja faliu.
- Aquela loja faliu.

O mağaza iflas etti.

- Vou à loja.
- Estou indo à loja.

Markete gidiyorum.

- Vou à loja.
- Eu entro na loja.

Dükkana gidiyorum.

- Ele foi à loja.
- Ela foi à loja.

O, mağazaya gitti.

- Onde é a loja?
- Onde fica a loja?

Mağaza nerede?

- Esta loja é minha.
- Esta loja me pertence.

Bu dükkânın sahibiyim.

- Eu adoro essa loja.
- Eu adoro aquela loja.

O mağazayı seviyorum.

Fui na loja.

Ben dükkâna gittim.

Fechamos a loja.

Biz mağazayı kapattık.

- Estamos fechando a loja.
- Estamos a fechar a loja.

Dükkânı kapatıyoruz.

- Vocês vendem flores nesta loja?
- Esta loja vende flores?

Onlar bu mağazada çiçek satarlar mı?

- Nós queremos redecorar a loja.
- Queremos redecorar a loja.

Mağazayı yeniden dekore etmek istiyoruz.

- Eu estou dentro da loja.
- Eu estou dentro de uma loja
- Estou dentro da loja

Mağazanın içindeyim.

- Quando você abriu sua nova loja?
- Quando abriste tua nova loja?
- Quando abristes vossa nova loja?

- Yeni dükkanını ne zaman açtın?
- Yeni mağazanızı ne zaman açtınız?

- Deixe-me ir à loja.
- Deixem-me ir à loja.

Mağazaya gideyim.

- Você irá comigo à loja?
- Tu irás comigo à loja?

Mağazaya benimle gelecek misin?

À entrada da loja,

Yol üzerindeki dükkana gittim

Conseguimos uma loja abandonada.

Terk edilmiş bir yer bulduk.

Ela abriu sua loja.

Mağazasını açtı.Bitmedi...

Não gosto desta loja.

Bu mağazayı sevmiyorum.

Quando a loja fecha?

Dükkan ne zaman kapanır?

Eu odeio esta loja.

Bu mağazadan nefret ediyorum.

Tom andou pela loja.

Tom mağazayı dolaştı.

A loja estava fechada.

Mağaza kapalıydı.

A loja está fechada.

Mağaza kapalı.

Quero ir à loja.

Mağazaya gitmek istiyorum.

Vou à loja agora.

Şimdi dükkâna gidiyorum.

Estou indo à loja.

Ben dükkâna gidiyorum.

Tom fechou a loja.

Tom dükkanı kapattı.

Mamãe vai à loja?

Annemiz mağazaya gidiyor mu?

Você foi à loja?

Sen dükkana gittin mi?

Ele fechou a loja.

O,dükkanı kapattı.

Estamos fechando a loja.

Dükkânı kapatıyoruz.

Eu gosto desta loja.

Bu mağazayı seviyorum.

- Eu estou esperando a loja abrir.
- Estou esperando a loja abrir.

Dükkânın açılmasını bekliyorum.

- Sim, eu fui à loja.
- Sim, eu fui para a loja.

Oley, mağazaya gittim!

- Não se vende álcool nesta loja.
- Não vendemos álcool nesta loja.

Bu dükkânda likör satılmaz.

- Comprei um chapéu na loja.
- Eu comprei um chapéu na loja.

Ben mağazada bir şapka aldım.

- A loja estava lotada por adolescentes.
- A loja estava lotada de jovens.

Dükkân genç insanlarla doluydu.

- Eu compro muitas coisas naquela loja.
- Eu compro muitas coisas nessa loja.

Ben o mağazada bir sürü şey alırım.

- Eu comprei um gato naquela loja.
- Eu comprei um gato nessa loja.

Ben o mağazada bir kedi aldım.

- A que horas essa loja abre?
- A que horas aquela loja abre?

Bu mağaza ne zaman açılır?

A loja fecha às sete.

Mağaza yedide kapatır.

Vende-se açúcar na loja.

Onlar mağazada şeker satarlar.

Ela abriu uma nova loja.

O, yeni bir mağaza açtı.

Me leve até a loja.

Beni mağazaya götür.

Tom está fechando a loja.

Tom dükkanı kapatıyor.

Eu não gosto daquela loja.

O mağazayı sevmiyorum.

Tom levou Mary à loja.

Tom Mary'yi mağazaya götürdü.

A nossa loja é grande.

Bizim mağazamız büyüktür.

Aquela loja possui muitos clientes.

Bu mağazanın birçok müşterisi vardır.

Comprarei um relógio na loja.

Mağazadan bir saat satın alacağım.

Meu pai gerencia a loja.

Babam mağazayı işletiyor.

Esta loja abre aos domingos?

Bu mağaza pazar günleri açık mı?

Comprei um chapéu na loja.

Dükkanda bir şapka aldım.

A loja está quase vazia.

Mağaza neredeyse boş.

Quando a loja vai abrir?

Mağaza ne zaman açılacak?

Esta loja vende livros usados.

Bu mağaza, kullanılmış kitapları satıyor.

Essa loja fica longe demais.

O mağaza çok uzak.

A loja abre às 9h.

Mağaza sabah 9:00'da açılır.

Nossa loja não está aberta.

Bizim mağazamız açık değil.

Essa loja fecha às nove.

Bu mağaza saat dokuzda kapanır.

Vende-se carne nesta loja.

Onlar bu dükkânda et satarlar.

Eles vendem notebooks na loja?

O mağazada dizüstü bilgisayar satıyorlar mı?

Que hora a loja fecha?

Dükkân ne zaman kapanır?

Mamãe, venha comigo à loja.

Anne, mağazaya benimle gel.

Ela o levou à loja.

O onu mağazaya götürdü.

- Por que a loja está fechada?
- Por que é que a loja está fechada?

Mağaza neden kapalı?

Aquela loja vende carne e peixe.

O mağaza et ve balık satar.

Há apenas uma loja na ilha.

Adada tek bir mağaza var.

Encontrei Tom em frente à loja.

Mağazanın önünde Tom'la karşılaştım.

Eu comprei esse relógio na loja.

Ben bu saati mağazada satın aldım.

O que ela comprou naquela loja?

O, o dükkânda ne satın aldı?

Eu o vi entrando na loja.

Onun mağazaya girdiğini gördüm.

A loja vende frutas e legumes.

Dükkân, meyve ve sebze satıyor.

Onde fica a loja mais próxima?

En yakın mağaza nerede?

Esta loja não é muito grande.

Bu mağaza çok büyük değil.

Encontrei um selo raro nessa loja.

O mağazada nadir bir pul buldum.

Ifaw esqueceu sua bolsa na loja.

Ifaw çantasını dükkanda unuttu.

Tudo nessa loja é muito barato.

Bu dükkanda her şey gerçekten ucuz.

A loja de brinquedos está fechada.

- Oyuncakçı kapandı.
- Oyuncak dükkânı kapandı.

Tom trabalha na loja da esquina.

- Tom mahalle bakkalında çalışıyor.
- Tom bakkalda çıraklık yapıyor.

Comprei um chapéu novo na loja.

Ben mağazada yeni bir şapka aldım.

Eu não comprei nada naquela loja.

O mağazadan bir şey almadım.

Quantas pessoas estão lá na loja?

Mağazada kaç kişi var?

Nós abrimos esta loja em 2013.

Biz bu mağazayı 2013'te açtık.

Tom fechou a loja cedo hoje.

Tom bugün dükkanı erken kapattı.

Eu comprei um gato nessa loja.

Bu dükkanda bir kedi satın aldım.

Aquela loja vende muitos produtos importados.

O mağaza bir sürü ithal mal satar.

Esta loja não vende mais cosméticos.

O mağaza artık kozmetik satmıyor.

A loja também abre à noite.

Mağaza gece de açıktır.

A que horas abrem a loja?

Mağaza ne zaman açılıyor?

Ele levou sua bicicleta à loja.

O bisikletini mağazaya götürdü.

Eu estou dentro de uma loja

Ben bir mağazanın içindeyim.

Ela trabalha numa loja de tatuagem.

O bir dövme salonunda çalışıyor.

Em que loja você comprou isso?

Bunu hangi mağazada aldın?

A loja onde vais vende arroz?

Gittiğin dükkan dükkan pirinç satıyor mu?