Examples of using "Equipe" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un takımı ligdeki takımların en kötüsüdür.
- Gruba hoş geldiniz.
- Takıma hoş geldin.
- Takıma hoş geldiniz.
İşte benim takımım.
Takım oynuyor olacak mı?
- Muhtemelen bizim takım kazanmayacak.
- Takımımızın kazanma şansı zayıf.
Kitlesel bir çabaydı.
Takım onun önerisini kabul etti.
Takımımız iyidir.
Ekibimiz şaşırtıcı.
Takımımızla gurur duyuyorum.
Biz aynı takımda değiliz.
Takımdan atıldım.
Tom takımdan kovuldu.
Bu bizim takımımız.
Ben bu takımla çok gurur duyuyorum.
Ekibimizin seçtiği yorumlar var
Personelimle Fransızca konuşurum.
O, takımın kaptanıdır.
Ben Tom'un takımında değilim.
Tom takımın kaptanıdır.
Onları takımımda istiyorum.
Takım sporları çok popüler.
Onlar John'ı takımın kaptanı yaptılar.
- Bizim personelimiz yardım etmeye isteklidir.
- Personellerimiz size yardım etmekte istekli.
- Personelimiz size yardımcı olmak için isteklidir.
Tom bir takım oyuncusu değil.
Ben bir hokey takımındayım.
Tom neden takımda değil?
Kurtarma ekibi kurbanların yerini saptadı.
Antrenör takımını galibiyete yönlendirdi.
Tom beyzbol takımında.
Ekibimizde bir sürü harika adam var.
Her takımın sahada 11 oyuncusu var.
Bir futbol takımı on bir kişiden oluşur.
Tom takımımızda en iyi oyuncu.
Takım, kaptanlarının görüşünü paylaşıyor.
Tom ve takımın geri kalanı kutlama yapıyor.
Her futbol takımı bir kaptan belirlemek zorundadır.
Tom ekibin ikinci en iyi vuruş oyuncusuydu.
Takım arkadaşlarımı gerçekten beğeniyorum.
Bu küfürlerin çoğunu ekibimiz siliyor
Tom bizim takımda kurtarma vuruşu yapar.
Bir kurtarma ekibi gelinceye kadar şarkı söylediler.
Personelinde Fransızca bilen birisi var mı?
Ekip, adli patolog Fadıl Sadık'ı da içeriyordu.
- Takımımız kaybetti.
- Takımımız yenildi.
Onlar iyi bir takım.
Ben bu takımın lideriyim.
Ekip olarak, biz hayal kırıklığına uğradık. Bizim oyunu kazanmış olmamız gerekirdi.
Bizim takımın iyi oyuncuları var.
Tom, takımda sahip olduğumuz en iyi oyunculardan biridir.
Kaybolan çocuk, kurtarma ekibi gelene kadar dayandı.
Bu gerçekten iyi bir takım.
Fadıl'ın haberi hastane personelini harap etti.
Tom takımında Mary'ye sahip olduğu için çok şanslı.
eğer kadro tamsa 9 aylık oynanmaz maç yapılırdı.
Koç oyun başlamadan önce takımına moral verici bir konuşma yaptı.
Tom takımdaki en iyi oyuncu.
Sen ve ben iyi bir takım oluruz.
Tom bizim takımın kaptanıdır.
İnşaat ekibi işi zamanında bitirmek için gece boyunca çalışmak zorunda kalacak.
Tom, Mary'ye kendisinin güreş takımının kaptanı olmadığını söyledi.
Tom'u takımımda istiyorum.
Ekibimizde Tom gibi daha fazla insana ihtiyacımız var.