Translation of "Cafeteria" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Cafeteria" in a sentence and their turkish translations:

Há uma cafeteria ali.

Orada karşıda bir kahvehane var.

Onde é a cafeteria?

Kafe nerede?

Esta cafeteria é aconchegante.

Bu kahvehane rahat.

Gostaria de trabalhar na cafeteria.

Kafeteryada çalışmak istiyorum.

Eu estou tomando café numa cafeteria.

Bir kafede kahve içiyorum.

Ela prometeu se encontrar com ela na cafeteria.

Onunla kahve dükkanında buluşmaya söz verdi.

Ele prometeu se encontrar com ela na cafeteria.

Onunla kahve dükkanında buluşmaya söz verdi.

Ele prometeu se encontrar com ele na cafeteria.

Onunla kahve dükkanında buluşmaya söz verdi.

Entramos em uma cafeteria em frente à estação.

İstasyonun önündeki kafeteryaya girdik.

Quando eu entrei na cafeteria, dois rapazes estavam assistindo a uma partida de luta na televisão.

Ben kafeteryaya girdiğimde, iki tane genç adam televizyonda bir güreş maçını izliyordu.