Examples of using "Prometeu" in a sentence and their turkish translations:
Tom söz verdi.
Söz verdin!
Tekrar gelmek için söz verdi.
Bana söz verdin.
Tom yardım etmek için söz verdi.
Yardım etmek için söz verdin.
Tom beklemek için söz verdi.
Tom telafi etmek için söz verdi.
Tom Mary'ye yardım edeceğine söz verdi.
Tom yardım etmek için söz verdi.
- Söz verdin.
- Söz verdiniz.
Tom bize yardım etmeye söz verdi mi?
Tom söylememek için söz verdi.
Tom bizi beklemek için söz verdi.
Sen geleceğine söz verdin.
O, erken gelmek için bana söz verdi.
O, buraya gelmek için bana söz verdi.
Tom bir daha içemeyeceğine söz verdi.
O, tek başına dışarı çıkmamaya söz verdi.
Bize söyleyeceğine söz verdi?
Tom bana bir şey söz vermedi.
Ne yapacağına söz verdin?
Tom gerçeği söylemek için söz verdi.
Tom onu yapmayacağına söz verdi.
Tom artık sigara içmeyeceğine söz verdi.
O gelmek için söz verdi, ama gelmedi.
Tekrar asla geç kalmayacağına söz verdi.
O beni sinemaya götürmeye söz verdi.
O, onunla evlenmek için söz verdi.
O yapmaya söz verdiği şeyi yaptı.
Tom daha dikkatli olacağına söz verdi.
Bunu kimseye söylemeyeceğine söz verdi.
Tom bana döneceğine söz verdi.
Tom bizimle Boston'a gitmeye söz verdi.
Kimseye söylemeyeceğine dair bana söz verdi.
Bana her hafta yazacağına söz verdi.
Polis olayı araştırmaya söz verdi.
O başka bir yalan söylemeyeceğine dair söz verdi.
Tom, 2:30'da geri geleceğine söz verdi.
Tom geç kalmayacağına söz verdi.
Tom Mary'yi arayacağına söz verdi.
Jim tekrar gelmeyeceğine bana söz verdi.
Politikanın dışında kalacağına söz vermişti.
O onunla evlenmek için söz verdi.
O bana erken geleceğine söz verdi.
Fadıl daha sonraki bir tarihte o konuda konuşmaya söz verdi.
Fadil, Layla'yla evlenmek için söz verdi.
Tom partiye geleceği konusunda söz verdi.
Tom gelmek için söz verdi ama henüz gelmedi.
Tom beni balık tutmaya götürmeye söz verdi.
O, bana dörtte geleceğine söz verdi.
Tom partiye geleceğine bana söz verdi.
O, tekrar geç kalmamaya söz verdi.
Tom yakında parayı teslim edeceğine söz verdi.
Mary yakında parayı teslim edeceğine söz verdi.
Tom kimseye söylemeyeceğine söz verdi.
Tom onu nasıl yaptığını bana göstermek için söz verdi.
Tom gelmek için söz verdi, ama henüz gelmedi.
Tom yapmaya söz verdiği şeyi yaptı.
Benim için yapmaya söz verdiği şeyi yaptı.
Tom onun tekrar olmasına izin vermeyeceğini söyledi.
Herhangi birine söylemeyeceğine dair bana söz verdi.
Tom Mary'yi kütüphanenin önünde karşılayacağına söz verdi.
O bu gece eve erken gelmeye söz verdi.
Onunla kahve dükkanında buluşmaya söz verdi.
Onunla kahve dükkanında buluşmaya söz verdi.
O, kölelerin serbest bırakılacağına söz verdi.
Onunla kahve dükkanında buluşmaya söz verdi.
Tom ona yardım edeceğine Mary'ye söz verdi.
Tom kimseye söylemeyeceğine söz verdi.
O dün gece onu karşılamak için söz verdi.
Fadıl, Leyla'ya onunla evlenmek için söz verdi.
Fadıl, Leyla'ya para, araba ve mücevherat sözü verdi.
O, bana en geç beşe kadar geleceğine söz verdi.
Tom henüz yapacağını söz verdiği şeyi yapmadı.
O, okuldan sonra onu karşılayacağına söz verdi.
Tom onu tekrar yapmayacağına dair Mary'ye söz verdi.
Tom Mary'ye onu öpmeyi denemeyeceğine söz verdi.
Bana Tom'a iyi bakacağına söz verdin.
Tom orada olacağına söz verdi ama gelmedi.
O, öğle yemeğinde zamanında olmak için babasına söz verdi.
O, ara sıra bana yazacağına söz verdi.
O her gün günlüğünü yazmaya karar verdi.
O, onunla evlenmeye söz verdi fakat evlenmedi.
Tom köpek kulübesini yapmama yardım etmek için söz verdi.
Tom bana yardım etmek için yapabileceği her şeyi yapmak için söz verdi.
Tom Mary'ye başını derde sokmayacağına söz verdi.
Mitolojiye göre Prometheus tanrılardan gelen kutsal ateşi çaldı.
Ne yapmaya söz verdin?
Tom bunu bugün yapmayacağına söz verdi.
O bana bu hafta ödeme yapacağına söz verdi ama sözünü tutmadı.
Tom yaptığımı kimseye söylemeyeceğine söz verdi.
Söz verdiğin şeyi istiyorum.
Getireceğine söz verdiğin şeyi getirdin mi?
Dün gece onu istasyonda karşılayacağına söz verdi fakat o asla gelmedi.
Bana yardım edeceğine söz vermiştin.
Tom aynı hatayı tekrar yapmayacağına dair kendine bir söz verdi.