Examples of using "Brilhantes" in a sentence and their turkish translations:
Parlak fikirler hiç aklıma gelmiyor.
Parlak kelebekler oradan oraya uçtu.
Fakat yüksek sesler ve parlak ışıklar kafa karıştırıcı.
Elmaslar sonsuzdur.
Tanıdığım en muhteşem insanlardan birisin.
Parlak yıldızlar ile takımyıldızlarının. Böylece nokta atışıyla yerini bulur.
Onlar parlak renkli kurbağalar olduğunu söylüyorlar fakat ben onları asla görmedim.