Translation of "Pessoas" in Turkish

0.024 sec.

Examples of using "Pessoas" in a sentence and their turkish translations:

Armas não matam pessoas. Pessoas matam pessoas.

Silahlar insanları öldürmez. İnsanlar insanları öldürür.

Existem pessoas felizes e pessoas infelizes.

Mutlu ve mutsuz insanlar var.

As pessoas

halkın

- Somos pessoas ocupadas.
- Nós somos pessoas ocupadas.

Bizler meşgul insanlarız.

- Não conheço essas pessoas.
- Eu não conheço essas pessoas.
- Eu não conheço aquelas pessoas.
- Não conheço aquelas pessoas.

- Bu insanları tanımıyorum.
- O insanları tanımıyorum.

- Poucas pessoas pensam isso.
- Poucas pessoas pensam assim.

Birkaç kişi öyle düşünüyor.

- Algumas pessoas estavam atrasadas.
- Algumas pessoas chegaram tarde.

Bazı insanlar geç kalmıştı.

- As pessoas adoram falar.
- As pessoas amam conversar.

İnsanlar konuşmayı sever.

- Tire essas pessoas daqui.
- Tira essas pessoas daqui.

Bu insanları buradan çıkarın.

- Algumas pessoas odeiam discutir.
- Algumas pessoas detestam discutir.

- Bazıları tartışmaktan nefret ederler.
- Bazı insanlar tartışmaktan nefret ederler.

- Só três pessoas sobreviveram.
- Apenas três pessoas sobreviveram.

- Sadece üç kişi kurtuldu.
- Sadece üç kişi hayatta kaldı.

- Quantas pessoas você convidou?
- Quantas pessoas vocês convidaram?

Kaç kişi davet ettin?

- Quantas pessoas você salvou?
- Quantas pessoas vocês salvaram?

Kaç kişi kurtardın?

- As pessoas gostam de brigar.
- As pessoas gostam de lutar.
- As pessoas curtem brigar.

İnsanlar savaşmayı severler.

Encontrei pessoas desfeitas,

Kırılmış insanlar buldum.

Essas pessoas bonitas

o güzel insanlar

Quantas pessoas morreram?

Kaç kişi öldü?

Quarenta pessoas compareceram.

Kırk kişi katıldı.

Pessoas estão morrendo.

İnsanlar ölüyor.

Para quantas pessoas?

Kaç kişi için?

Quantas pessoas sobreviveram?

Kaç kişi kurtuldu?

Três pessoas morreram.

Üç kişi öldü.

Treze pessoas morreram.

- On üç kişi hayatını kaybetti.
- On üç kişi öldü.

Eu conheço pessoas.

İnsanları tanıyorum.

Algumas pessoas gostam.

- Bazı insanlar onu seviyor.
- Bazı insanlar bundan hoşlanır.

As pessoas mudam.

İnsanlar değişir.

Muitas pessoas caçam.

Birçok kişi avlanır.

Quantas pessoas há?

Kaç kişi var?

Muitas pessoas morreram.

Birçok kişi öldü.

Muitas pessoas vieram.

Birçok insan geldi.

Cerca de 20-25 pessoas não conheciam 30 pessoas

yan 20-25 kişi civarında bilemedin 30 kişi

- Algumas pessoas relaxam ao ler.
- Algumas pessoas relaxam lendo.

Bazı insanlar okuyarak dinlenirler.

- Nós conhecemos algumas pessoas legais.
- Conhecemos algumas pessoas legais.

Bazı güzel insanlarla tanıştık.

- As pessoas gostam de você.
- As pessoas gostam de vocês.
- As pessoas gostam de ti.

İnsanlar seni seviyor.

- As pessoas estão se reunindo.
- As pessoas estão se agrupando.

İnsanlar toplanıyor.

- Com quantas pessoas você dormiu?
- Com quantas pessoas vocês dormiram?

Kaç kişiyle yattın?

- Muitas pessoas ainda estão esperando.
- Já há muitas pessoas esperando.

Birkaç kişi zaten bekliyor.

- Quantas pessoas estão na casa?
- Quantas pessoas tem na casa?

Evde kaç kişi var?

- Há duas pessoas em casa.
- Tem duas pessoas em casa.

Evde iki kişi var.

- Há 30 pessoas no ônibus.
- Têm 30 pessoas no ônibus.

Otobüste 30 kişi var.

- As pessoas riam da gente.
- As pessoas riam de nós.

İnsanlar bize gülerdi.

- As pessoas escutarão o Tom.
- As pessoas ouvirão o Tom.

İnsanlar Tom'u dinliyor.

Aprendemos com as pessoas

insanlardan öğreniyoruz

Mastigando pessoas por trás

arkasından insanları çiğnemesi

Afinal, somos pessoas queridas

sonuçta halkız biz canım

Conhecemos pessoas que dizem

diyen insanlarla karşılaşıyoruz

Muitas pessoas em casa

Bir çok insan evinde

Muitas pessoas são sensíveis

Bir çok insan duyarlı tabi

Aquelas pessoas sem medo

O insanlar korkmadan canı pahasına

Corona sufocante mata pessoas

Korona boğarak öldürüyor insanları

Proteger pessoas inconscientes também

Bilinçsiz insanları da koruyun

Pessoas viajando de avião

Uçak yolculuğu yapan insanlar

Pessoas perfeitas não existem.

Mükemmel insanlar yoktur.

Pessoas idosas merecem respeito.

Yaşlı insanlar saygıyı hak ediyor.

Quantas pessoas trabalham aqui?

Burada kaç kişi çalışıyor?

Muitas pessoas se aglomeraram.

Birçok insan toplandı.

Algumas pessoas são más.

- Bazı insanlar çok kötüdür.
- Bazı insanlar şerdir.

Corporações não são pessoas.

Şirketler, insanlar değildirler.

Quarenta pessoas estavam presentes.

Kırk kişi mevcuttu.

Quantas pessoas sabem disso?

Bu konuyu kaç kişi biliyor?

As pessoas andam naturalmente.

İnsanlar doğal olarak yürür.

As pessoas podem mudar?

İnsanlar değişebilir mi?

As pessoas aprendem comigo.

İnsanlar benden öğrenir.

Algumas pessoas nunca crescem.

Bazı insanlar hiç büyümez.

Muitas pessoas fazem isso.

Çoğu insan bunu yapar.

As pessoas parecem formigas.

İnsanlar karıncalara benzer.

Tom assassinou três pessoas.

Tom üç kişiyi öldürdü.

Quem são estas pessoas?

Bu insanlar kimdir?

As pessoas estão falando.

İnsanlar konuşuyor.

Havia pessoas na rua.

Sokakta insanlar vardı.

Só cinquenta pessoas vieram.

Sadece elli kişi geldi.

Muitas pessoas não votam.

Bir sürü insan oy kullanmıyor.

Muitas pessoas são preguiçosas.

Birçok insan tembeldir.

Quantas pessoas estavam lá?

Kaç kişi vardı?

Muitas pessoas estão céticas.

Birçok insan şüphecidir.

Três pessoas foram presas.

Üç kişi gözaltına alındı.

Algumas pessoas acreditam nisso.

Bazı insanlar ona inanırlar.

As pessoas reclamam demais.

İnsanlar çok fazla şikayet ediyorlar.

As pessoas estão preocupadas.

İnsanlar endişeli.

As pessoas precisam comer.

İnsanların yemek yemeye ihtiyaçları vardır.

Treze pessoas ficaram feridas.

On üç kişi yaralandı.

Treze pessoas estão feridas.

On üç kişi yaralıydı.

Algumas pessoas se matam.

Bazı insanlar kendilerini öldürdüler.

Três pessoas foram mortas.

Üç kişi öldü.

Algumas pessoas nunca aprendem.

Bazı insanlar asla öğrenmezler.

Algumas pessoas gostam disso.

Bazı insanlar öyledir.

Algumas pessoas nunca escutam.

Bazı insanlar asla dinlemezler.

Três pessoas foram resgatadas.

Üç kişi kurtarıldı.

Algumas pessoas pensam assim.

Bazı insanlar öyle düşünüyor.

Algumas pessoas estão decepcionadas.

Bazı kişiler hayal kırıklığına uğradı.

Eu respeito pessoas assim.

Öyle insanlara saygı gösteririm.

Eles são pessoas interessantes.

Onlar ilginç insanlar.

As pessoas são complicadas.

İnsanlar komplike.

Você conhece as pessoas.

İnsanları tanıyorsun.

pessoas no parque.

Parkta insanlar var.

Algumas pessoas ficaram feridas.

Bazı insanlar yaralandı.