Examples of using "Wodne" in a sentence and their turkish translations:
Ben su kayağı yapmak istiyorum.
Singapur. Tertemiz su yollarına ve iki milyondan fazla ağaca sahip bu bahçe şehir,
Bir grup insanın bizimle birlikte su kayağına gideceğini düşünmüştüm. Fakat kesinlikle başka hiç kimse gelmedi.