Translation of "Schronienie" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Schronienie" in a sentence and their turkish translations:

Muszę znaleźć gdzieś schronienie.

Bana koruma sağlayacak bir şeye ihtiyacım olacak.

Ciepło, jedzenie i schronienie.

Sıcaklık, yiyecek... ...ve güvenlik.

To nie miejsce na schronienie.

Burası uygun bir yer değil.

To naprawdę całkiem dobre naturalne schronienie.

Bu oldukça iyi bir doğal sığınak.

Możemy też zrobić ostateczne schronienie: igloo!

Ya da en iyi sığınağı yapabiliriz. Bir iglo!

Dobra na schronienie do zachodu słońca.

ve artık buraya sığınıp güneşin tam olarak batmasını bekleyebiliriz.

Schronienie leży 100 metrów pod urwiskiem.

Güvenlik için uçurumun kenarından 100 metre aşağı inmeleri gerek.

Tenzing zaoferował mi schronienie i pracę.

Tenzing, bana evinde kalmayı ve iş vermeyi teklif etmişti.

Inni już się upomnieli o to schronienie.

Bu sığınağa önceden el konulmuş.

Tego rodzaju rzeczy się przydają. Wytwór natury dobry na schronienie.

Bu tür bir şey işe yarayabilir. Güzel ve üzeri kapalı doğal bir sığınak.

Dobre schronienie w dziczy to jedyny sposób na przetrwanie żywiołów.

Vahşi hayatta iyi bir sığınak hayatta kalmanın tek yoludur.

Dobrze, że wybraliście jaskinię na schronienie. Dżungla jest jeszcze bardziej żywa w nocy!

Bu mağarayı sığınak olarak seçmeniz çok iyi oldu. Orman geceleri daha da canlanıyor.