Examples of using "Drogie" in a sentence and their turkish translations:
Krizantemler pahalı.
Bir piyano pahalıdır.
Arabalar pahalı.
Balık pahalıdır.
- O çok fazla pahalı.
- Bu çok pahalı.
Çok pahalı!
Erzak falan ucuzdu.
Bu pahalı değil.
Diş beyazlatma pahalıdır.
- O çok pahalı.
- O çok fazla pahalı.
O pahalı değildi.
O çok pahalı.
Hastaneler çok pahalıdır.
Et bu günlerde pahalı.
Çok pahalı olacak.
Bu oldukça pahalı.
Bu biraz pahalı.
Her zaman pahalı elbiseleri alıyor.
İnşaat malzemeleri şimdi pahalıdır.
Japonya'da yaşam pahalıdır.
Bu çok pahalı değil.
Pahalı, her zaman pahalı olmayandan daha iyi değildir.
Kıyıdaki evler çok pahalı.
Bu mağazadaki her şey pahalıdır.
Brezilya'da otobüs bileti oldukça pahalıdır.
O, arabada pahalı zevklere sahip.
O çok fazla maliyetli.
O çok pahalı!
Bu çok fazla maliyetli.
Sorun bunun çok pahalı olmasından dolayıdır.
Çok pahalı olsa da onu alırım.
Ne zaman hoşuma giden bir şey bulsam, hep pahalı olur.
Birçok kişi antika arabaların pahalı olduğunu düşünüyor.