Examples of using "영감을" in a sentence and their turkish translations:
Aynı zamanda, işinin ehli insanlardan ilham alırlar.
Fakat öncülük yapanlar bizlere ilham verirler.
ilgi çekici bir deney uyguladı.
İlham verici ufak bir bitiş mesajım var.
aramızda bir bağ yaratan bir şeye ilham veren,
Bu yüzden, Marie Curie ile yerel bilim müzesinden ilham alarak
ve Kalahari'de çalıştığım usta izcilerden ilham aldım.
İnsanlar farklılık yaratmayı önemser.
Size ne kadar büyük bir esin kaynağı olduğunuzu söylemeye başlıyorlar.
böylelikle bu kısa ilham anını saklayabiliyorum.
sağlayacak kendimizden daha büyük bir şey yaratmak için