Translation of "여러분의" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "여러분의" in a sentence and their turkish translations:

여러분의 첫번째 질문은--

İlk sorunuz--

여러분의 요구 사항은 존중받나요?

İsteklerinize saygı duyuluyor mu?

여러분의 생명을 유지시키는 체계이며

Sizin yaşam destek sisteminiz

여러분의 이름이 몰리나 코너라면

Adınız Molly ya da Connor ise

여러분의 두 귀 입니다.

kulaklarınızın arasında yatıyor.

여러분의 성별, 인종, 민족성

Cinsiyetiniz, ırkınız, kökeniniz

돈이나 부에 대한 여러분의 감정,

Servet ve para hakkındaki hislerinizi,

여러분의 전화는 정말 변화를 만들어냅니다.

Bu aramalar fark yaratacaktır.

여러분의 편향과 추측을 떨쳐내기 위해,

ön yargı ve varsayımlarınızdan arınmak;

여러분의 생각은 변하지 않을 겁니다.

o zaman bakış açınız değişmez --

여러분의 가장 친한 친구는 아나요?

En iyi arkadaşınız bunu biliyor mu?

물론 여러분은 안타까워하죠. 여러분의 아이니까요.

Sonra hâllerine üzülürsünüz tabii, çocuklarınız sonuçta,

집은 더이상 여러분의 것이 아닙니다.

Artık evinize ait değilsiniz.

여러분의 선택은 아주 절망적일 것입니다.

çok zor seçimler yapmak zorundasınız:

여러분의 여정은 바로 지금부터 시작됩니다.

Sizin yolculuğunuz şimdi başlıyor.

여러분의 집중을 흐트러뜨릴게요, 정해진 구역에 걸쳐서요.

Bu sınırlı alan üstündeki odağınızı dağıtmaya çalışacağım.

결국은 여러분의 성공을 방해하게 될 것입니다.

dışarı çıkaracaktır.

간헐석의 중요성에 대한 여러분의 이해를 돕기위해

Gayzeritin önemini anlayabilmeniz için

일반적으로 여러분의 뇌는 단어를 해독하려고 해요.

Çoğunlukla beyniniz kelimeleri deşifre etmeye çalışır,

역사는 저, 혹은 여러분의 책임이 아니니까요.

Tarih benim ya da sizin hatanız değil.

여러분의 아이디어가 조금은 지나치고 과감해 보이더라도

ve bazı çılgın ve cesur fikirleriniz varsa

그러나 유감스럽게도 진실은 여러분의 편이 아닙니다.

Kusura bakmasınlar ama işin aslı öyle değil.

여러분의 옷장은 바로 컴퓨터의 메모리와 같습니다.

Gardırobunuz da bilgisayarın hafızası gibidir.

지금부터 여러분의 시간을 빌려 이야기를 들려드리고자 합니다

Şimdi biraz zamanınızı alıp hikâyemi anlatmak istiyorum.

여러분의 몸 전체와 마음을 채우는 것을 말이죠.

bütün zihninizi ve bedeninizi sardığını hayal edip buna inanabilirsiniz.

그 문제가 여러분의 전공과 관련한 것이 아니더라도

ve belki de uzmanlık alanınızın dışında olsa da

여러분의 입 모양이 “오” 모양으로 되는 이유는

İşte bu yüzden ağzın “o” şeklini alır.

두 번째로, 여러분의 영혼을 발견할 수 있습니다.

Kalbinde ikinci fark edeceğiniz şey ruhunuzdur.

하지만 우리는 취향이 있죠. 여러분의 취향대로 선택해보세요.

Ama tatlarımız var, tadını seç.

여러분의 건강을 위한 식이요법을 정해야 할 때

veya sağlığınız için bir rejim gibi

지나가는 사람에게 여러분의 수술을 맡기진 않을 거예요.

Ameliyatınız için hiçbir zaman sokaktaki adama güvenmezsiniz.

여러분의 개인 정보는 노출에 취약한 상태가 되니까요.

ister kabul et, ister etme gibi imkânsız bir duruma sokulursunuz.

여러분의 특권을 변화를 일으키는 데 사용해 보세요.

Ayrıcalığınızı değişiklik yaratmak için kullanın.

TEDx의 강연이 여러분의 대화에 활기를 불어넣길 바랍니다

Biz, onların konuşmalarının, aranızda heyecan verici sohbetleri ateşlemesini ümit ediyoruz.

그리고 여러분의 상상력은 끝없는 모험에 불을 붙였을 거예요.

onunla sonsuz maceralara çıkma hayallerinizi hatırlar mısınız?

여러분의 의식 안에 무언가 더 깊이 새겨져 있을수록

Daha derinlerde, bir şey bilinçaltınıza işlemiş,

저의 하루에 대한 이야기입니다만 여러분의 하루일 수도 있습니다.

Bu hikaye benim bir günümle ilgili, ama bu sizin gününüz de olabilir.

여러분의 입천장이 목구멍 뒤에 닿는 것을 느낄 수 있습니다.

üst damağınızın gırtlağın arka tarafını kapattığını hissedebilirsiniz.

여러분의 생각으론 그들이 하는 말의 90%는 틀렸을 겁니다.

Sizin nazarınızda dediklerinin yüzde doksanı yanlış olabilir.

여러분의 성년 시절의 33.6%를 일에 소비하고 있는 것이예요.

yetişkinlik yaşamınızın %33,6'sı iş yerinde geçer.

이는 여러분의 모든 소개팅 기록 및 그와 관련된 모든 것들이

Kısacası tüm flört geçmişiniz

하지만 검은색 잉크는 여러분의 뇌가 빈 공간에 음식을 투영하도록 만듭니다.

Ama siyah mürekkep beyninizin boşlukta yiyecek var sanmasını sağlıyor.

그 감정을 자세히 관찰하고, 여러분의 마음을 나타내는 일지로 활용하는 겁니다.

Sınırlarını öğrenin, kalbinizin güncesine bir göz atın.

바다에 석회를 넣는 방안에 대해 여러분의 의견이 좀 더 필요합니다.

Okyanusa kireç koyma fikrini biraz açabilir misin?