Examples of using "Tommaso" in a sentence and their turkish translations:
Tom bana hiç dokunmadı.
Tom konuşmak istemedi.
Tom'u hiç tanımıyordum.
Gardiyanlar Tom'u görmedi.
Tom mesaj yollamaya devam etti.
Tom beni sırtımdan hançerledi.
Tom'un nasıl yüzeceğini bilmediğinden oldukça eminim.
Yarın ne olacağı Tom'un umurunda değil.
Partisine gitmezsen Tom hayal kırıklığına uğrayacaktır.
Tom'u ziyaret etmek için Boston'a gidiyorum.
Keşke Tom ile aynı mahallede bir evim olsa.
Bana pasaportunu ver, Tom. Onu kasamda saklayacağım.
Tom ve Mary her ikisi de John'la Boston'a gitmek istedi.
Tom tembel bir çocuk değil.
Tom bana Fransızcadan İngilizceye çeviri yapabilecek birini tanıyıp tanımadığımı sordu.
Tom biraz daha uzun kalması gerektiğini mi ya da hemen terk etmesi gerektiğini mi bilmiyordu.