Examples of using "Temperatura" in a sentence and their turkish translations:
- Sıcaklığı kontrol edin.
- Sıcaklığı kontrol et.
Sıcaklık düşüyor.
Isı düşüyor.
Sıcaklık aniden düştü.
Şu anda sıcaklık nedir?
Tom'un ateşini ölçtün mü?
Neden ateşini ölçmüyorsun?
Sıcaklık nedir?
Sıcaklık üç derece düştü.
Fakat hava soğumaktadır.
Benim vücut ısım normal.
Sıcaklık yükseliyor.
Yarın sıcaklık ne olacak?
Hemşire termometreyle ateşini ölçtü.
Yağın sıcaklığı 165 santigrat dereceye yükseldi.
Hemşire termometre ile onun ateşini ölçtü.
Şafağın sökmesiyle... ...sıcaklık tepeye fırlıyor.
Sıcaklık birkaç derece düştü.
Burada ortalama sıcaklık nedir?
Bunu hangi ısıda pişirmeliyim?
Sıcaklık bugün oldukça yüksek olacak.
Buz sıcaklığı nedir?
Sıcaklığı kafamda Fahrenheit'tan Celsius'a dönüştürdüm.
Yoksa çok hızlı şekilde üşürüm.
Sıcaklık eksi 10'a düşmüş durumda.
Sıcaklık gölgede 30 dereceyi geçiyor.
Sıcaklık bir termometreyle ölçülür.
Bugün sıcaklık 30 santigrat dereceye kadar yükseldi.
Bu yüzden vücut sıcaklığımı geri kazanmam uzun sürmüyor.
ürettiği buhar miktarını değiştirebilirler.
Sıcaklık düzenli olarak eksi 40 derecelere kadar düşüyor.
Bugün de hava sıcaklığı sıfırın altında.
Tam sıcaklık 22,68 santigrat derecedir.
Yani vücut sıcaklığımı geri kazanmam uzun sürmüyor.
Yüzeydeki sıcaklık 62 dereceye ulaşabiliyor.
Termometre, sıcaklık ölçmek için bir araçtır.
Bir koyunun ortalama vücut sıcaklığı 38 derecedir.
Süt sudan daha yüksek bir ısıda kaynar.
Su, etraflarını saran soğuk havadan 50 derece daha sıcaktır.
Gece olunca da eksi 16 derecelere kadar düşüyor.
Geçen ay Oxford'daki ortalama sıcaklık 18 dereceydi.
Santigrat dereceyi bulmak için, fahrenhayt ısıdan 32 çıkar, sonra 5/9 ile çarp.
Uzun, susuz ve sıcak bir mevsimin sonuna gelinmiş. Gündüz sıcaklıkları 40 dereceyi aşıyor.
Bugünün en düşün sıcaklığı 3 santigrat dereceydi.
Fahrenheit, termometreyi bulan Alman bir mucittir. Aynı zamanda onun ismi bir sıcaklık birimine verilmiştir.