Examples of using "Settimane" in a sentence and their turkish translations:
Üç haftan var.
Bana üç hafta ver.
İki hafta geçti.
- Yalnızca üç haftamız kaldı.
- Sadece kalan üç haftamız var.
- Sadece üç haftamız var.
Üç hafta içinde döneceğim.
Kaç hafta tatiliniz var?
Haftalarca hazır olmayacağım.
Üç hafta geçti.
Üç haftamız var.
Haftalardır onları görmedim.
Onu üç hafta boyunca yaptım.
Bunu sana üç hafta önce söyledim.
Tom üç hafta sonra öldü.
Üç haftadır buradayım.
İslamabad'da üç hafta geçirdin.
Gerçekten Hamburg'ta sekiz hafta kalıyor musun?
Ben yaklaşık iki hafta içinde gelirim.
Her üç haftada bir toplanırız.
İki haftalık süre içinde geri döneceğim.
Üç haftam daha var.
Londra'da iki hafta kaldık.
Üç hafta önce onları gördüm.
Tom kazadan üç hafta sonra öldü.
Tom yatakta üç hafta geçirdi.
Üç hafta önce Boston'daydım.
O iki hafta aldı.
Haftalardır onu görmedim.
Haftalardır onu görmedim.
Üç hafta önce onu gördüm.
Üç hafta önce onu gördüm.
Bu bebek üç haftalıktır.
Onu üç hafta önce yaptım.
Tom üç hafta boyunca hastanede kalmak zorunda kaldı.
George altı haftadır orada yaşıyor.
Tom üç hafta daha burada olacak.
Yaklaşık üç haftadır buradayım.
Sınav için 10 hafta hazırlık var.
Üç haftadır Tom'la konuşmadım.
- O iki hafta New York'ta olacak.
- İki haftalığına New York'ta olacak.
- İki hafta boyunca New York'ta olacak.
Tom o projede üç hafta çalıştı.
Onunla iki hafta önce tanıştım.
Bu birkaç hafta gerçekten çok zordu.
ama üç hafta önce ölmüştü.
Lütfen bugünden itibaren iki hafta içerisinde tekrar gel.
Noel şu andan itibaren tam iki haftadır.
İslamabad'da üç hafta geçirdin.
İki hafta içinde görüşürüz.
Tom haftalar önce kararını verdi.
Haftalar süren testlerden ve ayarlamalardan sonra
Christopher bu 12 haftalık süreci atlattı;
Birkaç hafta sonra,
Tom Boston'da üç hafta geçirdi.
Bu ata haftalardır binilmedi.
Tom bunu üç hafta önce yazdı.
Tom tam üç haftalık.
Birkaç hafta içinde otuz yaşında olacağım.
Tom üç haftadır burada.
Tom, Avustralya'da üç hafta geçirdi.
- Tom'un iki haftalık ücretli tatili var.
- Tom'un iki hafta ücretli izni var.
Tom'un üç haftalık ücretli tatili var.
Geçtiğimiz üç hafta Tom'un nerede olduğunu biliyor musun?
Tom'un üç haftadır burada olması gerektiğini düşündüm.
Şartlar, av için haftalarca bu kadar iyi olmayacak.
Yeni bir yavru köpeğin var. O yaklaşık 12 haftalık.
Hava üç hafta soğuk kaldı.
Tom üç hafta öncesinden beri banyo yapmadı.
O, üç hafta New York'ta kaldı.
Bunu üç hafta önce Boston'da aldım.
Bu ekmek en az üç haftalıktır.
Tom üç haftadır hastanedeydi.
Geçen yaz Boston'da üç hafta geçirdim.
Son üç haftadır her gece bunun hakkında rüya gördüm.
Bu bizim üç, en fazla dört haftamızı alacak.
Birkaç hafta önce Boston’daydım.
Birkaç hafta önce Tom'u Boston'da gördüm.
ve diğer üç haftada öğrencileri ödüllendiriyoruz.
Birkaç hafta sonra bir arkadaşımın evindeydim
Bu yavru en fazla iki haftalık. Ve aç.
Tom birkaç hafta içinde fikrini değiştirebilir.
Yom üç hafta önce kolunu kırdı.
Tom üç hafta boyunca burada kalabileceğini söylüyor.
Amerika'ya yolculuk birçok hafta sürerdi.
Tom programın üç hafta gerisinde.
Amerika'ya döndüğümden beri neredeyse üç hafta oldu.
İki hafta sonra duygusal durumu normale döndü
Tıpkı lisedeyken birkaç hafta yaptığım gibi.
İki hafta önce, ilk kez Disneyland ziyaret ettim.
Haftalardır dışarı çıkmıyorum.
Üç hafta boyunca komada kaldıktan sonra, Tom'un bilinci yerine geldi.
Tom üç haftadan daha az bir süre önce Boston'a vardı.
Tom iki haftadır saçını yıkamadı.
Kamptaki son üç hafta boyunca daha da yakınlaşacağımızı
İki hafta boyunca Costa Rica’da arabayla dolaştık,
Bu yavrular, yedi haftadan biraz uzun bir süre sonra uçabilecek.
Seni korkutmak isteseydim, birkaç hafta önce rüyamda ne gördüğümü anlatırdım.
Ben hapishaneden çıkmadan üç hafta önce Tom öldü.
Son üç hafta içerisinde Tom, Mary'ye birkaç hediye aldı.
İşletmeler, milyonlarca çalışanı Amerikan tarihinde görülmemiş hızda,
Tom'un Boston'a taşınalı üç hafta oluyor.