Translation of "Fuga" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Fuga" in a sentence and their turkish translations:

Non c'è fuga.

- Kaçış yoktur.
- Hiçbir kaçış yok.

Tom era in fuga.

Tom kaçaktı.

- Non c'è alcuna via di fuga.
- Non ci sono vie di fuga.

Hiçbir kaçış yok.

- Il suo tentativo di fuga ha avuto successo.
- Il suo tentativo di fuga ebbe successo.
- Il suo tentativo di fuga è riuscito.
- Il suo tentativo di fuga riuscì.

Kaçış denemesi başarılıydı.

- Fadil ha finanziato la fuga di Layla.
- Fadil finanziò la fuga di Layla.

Fadıl, Leyla'nın kaçışını finanse etti.

C'è una fuga di gas.

Gaz kaçağı var.

Gli hanno dato un'opportunità di fuga.

Ona bir kaçma şansı verdiler.

I prigionieri evasi sono ancora in fuga.

Kaçak mahkumlar hâlâ kaçak.

Penso che abbiamo una fuga di gas.

Sanırım bir gaz sızıntımız var.

I cuccioli causano una fuga. Proprio verso di lei.

Yavrular, antilopları korkutup kaçırıyor. Doğruca dişiye geliyorlar.

La notizia della sua fuga ha suscitato gioia in tutto l'esercito.

Kaçışının haberi orduda sevinclere neden oldu.

Il design del pesante portello multi-pezzo della navicella rendeva impossibile la fuga.

Uzay aracının ağır, çok parçalı ambarının tasarımı kaçmayı imkansız hale getirdi.

Sotto il mio comando, nessun uomo è stato ucciso in fuga dal nemico.

Benim emrim altında, düşmandan kaçan bir adam öldürülmedi.

I ranger hanno avuto fortuna, perché il rumore dello sparo è bastato a metterlo in fuga.

Görevliler şanslıydı, bu seferlik silah sesi onu korkutup kaçırmaya yetti.

Ma in battaglia, non poteva spezzare le loro linee, né impedire la loro fuga per mare.

Ancak savaşta ne onların hatlarını kıramadı ne de deniz yoluyla kaçmalarına engel oldu.