Examples of using "Ilyeneket" in a sentence and their turkish translations:
şu gibi şeyler söyledi:
Böyle şeyler söyleme.
Neden bu soruları soruyorsun?
Sandviçler, kekler ve benzeri şeyler yedik.
Ama diyet kanseri iyileştirmeseydi bile
Çocuklar etraftayken o tür şey söylememelisin.
O biçimde konuşan insanlardan nefret ederim.
Tom o şeyleri söylememeliydi.
O bana yaşımı, adımı, adresimi ve benzeri şeyleri sordu.
Tom'un böyle bir şey söylemesi için hiçbir sebep yok.