Examples of using "Egykor" in a sentence and their turkish translations:
Saat birde buluşalım.
Ben bir zamanlar astrofizikçi olmak istiyordum.
Eskiden "Asya'nın Balkanları'' olarak bilinen Güneydoğu Asya
12.30'da öğle yemeğini beraber yiyeceğiz.
Onlar o oyundan hoşlanırdı.
Bir zamanlar burada bir manastır duruyordu.
Sen eskiden tanıdığım birine çok benziyorsun.
Saat 1.00'de öğle yemeği yiyeceğiz. Başka bir deyişle, 10 dakika içinde.
Mary ile flört ettiğini Tom'a söyledin mi?
Ben eskisi kadar çok yemek yemiyorum.
Hollywood eskisi gibi değil.
Eskisi kadar güçlü değilim.
Saat birde yatmaya gittim.
Ben eskisi kadar sıska değilim.
Biz bütün komşuları adıyla bilirdik.
Bir zamanlar bir astrofizikçi olmak istedim.
Eskisi kadar politika ile ilgilenmiyorum.
Daha önceki günlerde seyahat bir zevkti. Şimdi bir endüstri.
Burada bir yeşil alan vardı; şimdi bir süpermarket var.
Bu tünel bir defasında dünyanın en uzun tüneli olarak kabul edildi.
- Babam bir Beetle kullanırdı.
- Babam bir Beetle sürerdi.
Tom bizim hünerli işçimizdi.
Ben bu şehrin eskisi kadar güvenli olduğunu sanmıyorum.
12:45'e ne dersin?
Biz bir zamanlar düşmandık fakat baltayı gömdük ve şimdi birbirimizle dostane şartlardayız.
Bir balerin olmanın hayalini kurardım.
- Biz komşuyduk.
- Biz eskiden komşu idik.
- Biz eskiden komşuyduk.