Examples of using "Wurzeln" in a sentence and their turkish translations:
Köklerini tanı.
Köklendirilmemiş insan başıboş biridir.
Bu ağacın kökleri derinlere uzanıyor.
Birbirinin üzerinden geçen kökler karmakarışık. Derin bir çamur var.
- Senin aşkın ne kadar derin?
- Senin aşkın ne kadar içten?
Eğitimin kökleri acıdır, ancak meyveleri tatlıdır.
Anne ve babanın çocuklarına vermesi gereken iki şey: Kökler ve kanatlar!
Zaman, gelgit ve cehennemden gelen kökler ile mücadele ediyorum.
Yiyeceğiniz yoksa, hayatta kalmak için kökleri ve böcekleri yemek zorundasınızdır.
Fikrini değiştir, ama prensiplerini değil. Bir ağaç yapraklarını değiştirebilir, ama köklerini asla.