Translation of "Wurzeln" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Wurzeln" in a sentence and their turkish translations:

Kenne deine Wurzeln.

Köklerini tanı.

Ein Mensch ohne Wurzeln hat keinen Halt.

Köklendirilmemiş insan başıboş biridir.

Die Wurzeln dieses Baumes gehen tief runter.

Bu ağacın kökleri derinlere uzanıyor.

Die Wurzeln wachsen über- und ineinander. Tiefer, klebriger Schlamm.

Birbirinin üzerinden geçen kökler karmakarışık. Derin bir çamur var.

Wie tief sind die Wurzeln deiner Liebe im Boden verankert?

- Senin aşkın ne kadar derin?
- Senin aşkın ne kadar içten?

Die Wurzeln der Bildung sind bitter, aber die Frucht ist süß.

Eğitimin kökleri acıdır, ancak meyveleri tatlıdır.

Zwei Dinge sollten Kinder von ihren Eltern bekommen: Wurzeln und Flügel!

Anne ve babanın çocuklarına vermesi gereken iki şey: Kökler ve kanatlar!

Ein Kampf gegen die Zeit, die Flut und diese Wurzeln aus der Hölle.

Zaman, gelgit ve cehennemden gelen kökler ile mücadele ediyorum.

Wenn man keine Nahrung hat, muss man Wurzeln und Insekten verzehren, um zu überleben.

Yiyeceğiniz yoksa, hayatta kalmak için kökleri ve böcekleri yemek zorundasınızdır.

Ändere deine Meinung, aber niemals deine Prinzipien. Ein Baum kann seine Blätter wechseln, aber niemals seine Wurzeln.

Fikrini değiştir, ama prensiplerini değil. Bir ağaç yapraklarını değiştirebilir, ama köklerini asla.