Translation of "Winkte" in Turkish

0.012 sec.

Examples of using "Winkte" in a sentence and their turkish translations:

Tom winkte.

Tom el salladı.

Melanie winkte.

Melanie elini salladı.

Sie winkte uns zu.

O, bize elini salladı.

Tom winkte Maria zu.

Tom Mary'ye el salladı.

Tom winkte zum Abschied.

Tom el sallayarak veda etti.

- Ich winkte ihnen lächelnd zu.
- Ich lächelte und winkte ihnen zu.

Onlara gülümsedim ve el salladım.

Tom winkte Mary zum Abschied.

Tom Mary'ye arkasından el salladı.

Sie winkte mir zum Abschied.

Bana veda etmek için elini salladı.

- Ich winkte.
- Ich habe gewunken.

El salladım.

- Ein Mann rief etwas, während er winkte.
- Der Mann winkte und rief etwas.

- Bir adam elini sallayarak bir şeyler bağırdı.
- Bir adam elini sallayarak, bağırarak bir şey söyledi.

Tom winkte seinem Freund zum Abschied.

Tom arkadaşının arkasından el salladı.

Bob winkte jedem zu, den er sah.

Bob gördüğü herkese el salladı.

Tom winkte Maria vom Hubschrauber aus zu.

Tom, Mary'ye helikopterden el salladı.

Tom winkte jedem zu, den er sah.

Tom gördüğü herkese el salladı.

- Er hat ihr zugewinkt.
- Er winkte ihr zu.

O, ona el salladı.

Er drehte sich um und winkte mir zu.

O döndü ve bana el salladı.

Sie winkte mir zu, bevor sie in das Flugzeug stieg.

O, uçağa binmeden önce bana el salladı.

Ein kalifornischer Polizist winkte einen Wagen heraus und sprach mit dem Fahrer.

Bir Kaliforniya polisi bir arabayı kenara çekti ve sürücüyle konuştu.