Examples of using "Melanie" in a sentence and their turkish translations:
Melanie elini salladı.
Melanie Joy: Teşekkürler.
Melanie müzikten hoşlanır.
Ben Melanie'yim.
Melanie bir çevirmen olarak çalışıyor.
Melanie bir gazeteci olarak çalışıyor.
Melanie şu anda meşgûl.
- Melanie pizza yemekten hoşlanır.
- Melanie pizza yemeyi sever.
Melanie gerçeği biliyor.
Melanie bir elma yiyor.
- Melanie için üzülüyorum.
- Melanie'ye üzülüyorum.
Emily ve Melanie İngilizdirler.
Emily onu Melanie'ye söyleyecek.
Melanie yanlışlıkla bir sinek öldürdü.
Melanie rahat bir yatakta uyuyor.
Melanie bacağını acıttı.
Melanie yağmur yağacağını düşünüyor.
- Emily ve Melanie yakın arkadaşlardır.
- Emily and Melanie yakın arkadaştır.
Melanie niyetsizce bir sinek öldürmüştü.
Melanie, yüzmeyi sevdiğini söyledi.
Melanie durumun çok kötü olduğunu düşünüyor.
Melanie oyunda bir sonraki seviyeye ulaştı.
Melanie vazoyu masanın üstüne koydu.
Melanie eliyle bir örümcek öldürdü.