Examples of using "Vergleiche" in a sentence and their turkish translations:
Gerçekleri karşılaştırın.
Karşılaştırmalar zordur.
- Cevabını Tom'unkiyle karşılaştır.
- Cevabını Tom'unki ile karşılaştır.
Senin çevirini onunkiyle kıyasla.
Çocuklarını başkalarıyla kıyaslama.
Bu kopyayı orijinalle karşılaştır.
Karını asla bir başka kadınla karşılaştırma.
Karını asla bir başka kadınla karşılaştırma.
Cevaplarını öğretmeninki ile karşılaştır.
Lütfen beni erkek kardeşimle kıyaslama.
Cümleni tahtadakiyle karşılaştır.
Bu akademik bildiride, Almanya ve Hollanda folklorlarını karşılaştırıyorum.
- Cevabını Tom'unkiyle karşılaştır.
- Cevabını Tom'unki ile karşılaştır.
Çeviriyi orijinali ile karşılaştırın.
- O harflerin stilini karşılaştır.
- O mektupların tarzını karşılaştır.
Hem bu ceketleri dene hem de onları karşılaştır.
O taklit ile bu gerçek mücevheri karşılaştırın.