Examples of using "Verfangen" in a sentence and their turkish translations:
Bu hayvanların da yakalandıkları bir şey.
Bu hayvanların da yakalandıkları bir şey.
Örümcek ağlarına takıldı.
Benim ayakkabı bağcığım yürüyen merdivene takıldı.
Belki de tasması bir kayaya falan takılmıştır.
Baksanıza, yakalanmış bir cırcır böceği bile var, gördünüz mü?