Examples of using "Verdienen" in a sentence and their turkish translations:
Biz para kazanıyoruz.
Onlar az kazanıyorlar.
Onlar saygıya layıklar.
şimdi para kazanacaktı
Yaşlı insanlar saygıyı hak ediyor.
Ödülü hak ediyorsun.
Onlar para kazanmak istiyorlardı.
Futbolcular çok para kazanır.
- Para kazanmak onun dinidir.
- Onun dini para kazanmaktır.
Güven kazanılır.
Onu bunun için çalıştırın.
Daha çok para kazanmak istiyorum.
Kadınlar erkeklerden daha az kazanır.
Onlar kutlamayı hak ediyorlar.
ve önemsenmeyi hak ediyorlar.
Para kazanmak için çalışırız.
Ne kadar para kazanmak istersin?
Biz tüketiyoruz, onlar kazanıyor.
Bunu yaparak bir servet kazanabilirdim.
Hayatımı kazanmalıyım.
Ben çok para kazanmak istiyorum.
Ölmeyi hak etmiyorlar.
Bizim hak ettiğimiz bu.
Tom çabucak çok para kazanmak istedi.
parası ola insanlar daha çok kazanabilsin diye
Hayatında bir amacı var, para kazanmak.
- Çocukları inciten insanlar merhameti hak etmez.
- Çocuklara zarar veren insanlar merhameti hak etmiyor.
O para kazanmak için çok çalıştı.
Birçok insan kazandığından fazlasını harcıyor.
Ben kendi hayatımı kazanmak zorundayım.
Onlar bunu hak ediyorlar.
Arabaları kaça ykayabilirsin?
Başkalarının talihsizliğini nakletmek istemiyorum.
- Hayatını kazanmak için çok çalışır.
- Ekmeğini taştan çıkarıyor.
Daha iyi bir maaş alabilmek için Fransızca öğreniyor.
Ne kadar kazanırsın?
Kendine bir Avrupalı demeyi hak etmiyorsun!
istedikleri yatarak para kazanmak değil
uzman dedirten amacı sadece prim yapmak olan
Çok para kazanmak için çok çalıştı.
- Yaşamak için yaptığın iş nedir?
- Hayatını nasıl kazanıyorsun?
Kriz zamanında nasıl para kazanıldığını bilen biri var mı?
Sarışınlar diğer saç rengine sahip kadınlardan % 7 daha fazla kazanırlar.
Ayda bir milyon yen kazanmak kesinlikle olanaksızdır.
Çevrilmiş olmayı hak etmeyen cümleler var.
Tom yeni bir trompet almak için yeterli para kazanmaya çalışıyor.
Çok para kazanmanın bir yolunu bulmalıyım.
Ben sadece bunu biraz para kazanmak için yaptım.
Keşke nasıl daha fazla para kazanabileceğimi bilseydim.
Bu ülkede iş bulabilir ve para kazanabiliriz.
Tom bu yıl muhtemelen benden daha fazla para kazanıyor olacak.
Para kazanmıyoruz, çalışmıyoruz, dışarı çıkmıyoruz.
Biz biraz para kazanmak için bir yol bulmalıyız.
Kısa zamanda çok para kazanmak kolay değildi.
Kendime bir bilgisayar satın alabilmem için para kazanmam gerekiyor.
Çoğu kişi geçimleri için çalışmak zorunda.
İnternette para yapmanın iyi bir yolunu düşündü.
Ben Varşova'yı terk etmek ve geçimimi başka bir yerde sağlamak zorunda kaldım.
Yatakta para kazanamadığınız sürece, yatakta kalmayınız.
- Ne kadar kazanıyorsun?
- Kaç para kazanıyorsun?
Kapitalizmin övüncü bu. Çalışmak ve başkalarının parasıyla para kazanmak.
ama kısaca özetle 58 küsür doları senin rızan olmadan sittin sene alamazlar
Sen Youtube'dan para kazanacan diye, çocuklarımızın insanlarımızın beynini yeme
Tom tüm hayatım boyunca kazanacağım paradan daha çok paraya sahip.
Eğer para kazanmak için buradaysan, Amerika bulunmak için hoş bir yer.
Mary, Tom gibi yılda 100.000 dolardan az kazanan erkeklerden hoşlanmaz.
Tom, sıkı çalışarak para kazananlar pahasına yaşayan bir parazittir.
Demokrasi, bizim layık olduğumuzdan daha iyi yönetilmeyeceğimizi garanti eden bir yöntemdir.
Bu işte büyük bir gelir elde etme şansı var, ayda bir milyon yen mümkün!
Tom Mary'nin saatte otuz dolardan daha fazla kazanamayacağını düşündü.
Tom'un büyük ailesini desteklemek için yeterli para kazanması kolay değildi.
Sanırım bu kadar az zaman içinde bu kadar çok parayı nasıl kazanabildiğimi bana sormak istiyorsun.
Para kazanmayla o kadar meşguldü ki başka bir şey düşünecek vakti yoktu
Kazandığından daha fazla para harcamamalısın.