Examples of using "Sehe“" in a sentence and their turkish translations:
- Ben bir şey görmüyorum.
- Bir şey anlamıyorum.
Bir kraliçe görüyorum.
Ben gülü görüyorum.
Bir oğlan görüyorum.
Adamı görüyorum.
kırıldı bakın
Ben ne görüyorum?
Benim kötü görüşüm var.
Ben hayal mi görüyorum?
Onları görüyorum.
Onu görüyorum.
Onu görüyorum.
Görmem.
Kimseyi görmüyorum.
Ali'yi görüyorum.
Birini görüyorum.
Tom'u görürüm.
Bir şey görüyorum.
Dana'yı görüyorum.
Hazır olduğunu görüyorum.
Artık seni neredeyse hiç görmüyorum.
Neredeyse hiç TV izlemedim.
Golf izlemeyi seviyorum.
Televizyon seyrediyorum.
Nasıl görünüyorum?
Köpeği görüyorum.
Ben sadece TV izliyorum.
Ben çocuğu görüyorum.
Ben onu nadiren görürüm.
Ben kitabı görüyorum.
Herhangi bir fark görmüyorum.
Bir zürafa görüyorum.
Kızı görüyorum.
Bir yıldız görüyorum.
Ben senin atını görüyorum.
Onu görmüyorum.
Şişman görünüyor muyum?
Bir taç görüyorum.
Evini görüyorum.
Üst katı kontrol edeceğim.
Onu görmüyorum.
Ben televizyon izlemem.
Bir aslan görüyorum.
Televizyon izlemeyi severim.
Evinizi görüyorum.
Seni görmüyorum.
Seni orada göreceğim.
Akşam televizyon izlerim.
Ben bir desen görüyorum.
Ben yorgun görünüyor muyum?
Ben birçok ikiyüzlülük görüyorum.
Afet filmlerini izlemeyi seviyorum.
Tek bir çıkış yolu görmüyorum!
Onu nadiren görürüm.
Bir oğlan görüyorum.
Tom'u görmüyorum.
Onları hiçbir yerde görmüyorum.
Her zaman belgesel izlerim.
Görüp duyuyorum.
Onu sık sık görürüm.
Bir adam görüyorum.
Hiç kan görmüyorum.
Sadece televizyon izliyorum.
Bir kitap görüyorum.
Beyzbol izlemeye gitmekten hoşlanırım.
Bir ev görüyorum.
Evi görüyorum.
Ben bu evi görüyorum.
Ben onu görmüyorum.
Bir sürü gangster filmi izliyorum.
Gergin mi görünüyorum?
Ben bir kız görüyorum.
Bir kadın görüyorum.
Bir sorun görmüyorum.
Ben öyle görmüyorum.
Ben böyle görüyorum.
Ara sıra TV izlerim.
- Eski bir film izliyorum.
- Eski bir film seyrediyorum.
Bence bu konu siyah ya da beyaz.
Şimdi de onu göremiyorum.