Examples of using "Paradies" in a sentence and their turkish translations:
Kanada bir cennet değildir.
Cennete nasıl gidebilirim?
Cennetin anahtarı bende.
- Bu plaj sörfçüler için bir cennet.
- Bu plaj sörfçüler için bir cennettir.
Seninle her yer bir cennettir.
Bu park küçük çocukların cennetidir.
Cehennem bir mazoşist için cennet olurdu.
Biz şimdi yarattığımız cennetten korkuyoruz.
Herkes cennete gitmek ister, ama kimse ölmek istemez.
Tom lezzetli yemeği yedi ve onun cennette olması gerektiğini düşündü.
Öldüğümü ve cennete gittiğimi sanıyordum.
Cennette bile yalnız olmak iyi değildir
Sevdiklerini güldürebilen cenneti hak eder.
Finlandiya'ya cennet diyecek kadar ileri gitmezdim.
Ne oldu birden ya? Öldüm de şimdi cennete mi geldim?