Translation of "Klimaanlage" in Turkish

0.038 sec.

Examples of using "Klimaanlage" in a sentence and their turkish translations:

Hast du eine Klimaanlage?

Bir kliman var mı?

Hat Tom eine Klimaanlage?

Tom'un bir kliması var mı?

Schalte die Klimaanlage ein!

Klimayı aç.

Die Klimaanlage ist kaputt.

Klima bozuk.

Die Klimaanlage ist kaputtgegangen.

Klima çalışmıyor.

Nicht die Klimaanlage anlassen!

Klimayı açık bırakma.

Hast du keine Klimaanlage?

Bir klimanız yok mu?

Die Klimaanlage ist zu laut.

Klima çok fazla gürültü yapar.

Bitte dreh die Klimaanlage auf.

Lütfen klimayı aç.

Tom stellte die Klimaanlage an.

Tom klimayı açtı.

Dieses Auto hat keine Klimaanlage.

Bu arabanın kliması yok.

Diese Klimaanlage verbraucht viel Strom.

Bu klima çok elektrik tüketir.

Toms Auto hat eine Klimaanlage.

Tom'un arabası klimalı.

Ist das Zimmer mit Klimaanlage ausgestattet?

Odanın kliması var mı?

Keines dieser Büros hat eine Klimaanlage.

Bu ofislerden hiçbirinin kliması yok.

Könnten Sie bitte die Klimaanlage anschalten?

Klimayı çalıştırır mısın?

Die Klimaanlage scheint nicht zu funktionieren.

Klima çalışıyor gibi görünmüyor.

Ich habe zu Hause keine Klimaanlage.

Evimde bir klima yok.

Haben Tom und Maria eine Klimaanlage?

Tom ve Mary'nin kliması var mı?

- Dieses Zimmer ist klimatisiert.
- Dieses Zimmer hat eine Klimaanlage.
- Dieses Zimmer verfügt über eine Klimaanlage.

Bu odanın kliması vardır.

Unser Auto ist mit einer Klimaanlage ausgestattet.

Arabamız klimalıdır.

Ich hätte gern ein Zimmer mit Klimaanlage.

Ben klimalı bir oda isterim.

Ohne Klimaanlage überlebe ich den Sommer nicht.

Ben yazın klimasız yaşayamam.

Sag Tom, die Klimaanlage geht nicht mehr.

Tom'a klimanın çalışmadığını söyle.

Dieses Auto ist mit einer Klimaanlage ausgestattet.

Bu araba bir klima ile gelir.

- Heutzutage können die Leute nicht mehr ohne Klimaanlage leben.
- Heutzutage können die Leute nicht leben ohne Klimaanlage.

Klima olmadan, insanlar günümüzde yaşayamıyor.

Sie ließ eine Klimaanlage in ihr Haus einbauen.

O, evine bir klima tesisatı çektirdi.

Der Wagen verfügt über eine digital gesteuerte Klimaanlage.

Araba dijital kontrollü klima ile donatılmıştır.

- Es ist sehr heiß, nicht wahr? Soll ich die Klimaanlage anschalten?
- Es ist heiß hier, nicht wahr? Soll ich die Klimaanlage einschalten?

Burası gerçekten sıcak, değil mi? Klimayı açmam gerekiyor mu?

Es ist eiskalt hier drin! Könnte jemand die Klimaanlage ausstellen?

Burası buz gibi! Biri klimayı kapatabilir mi?

Es ist sehr heiß, nicht wahr? Soll ich die Klimaanlage anschalten?

Burası çok sıcak. Klimayı açayım mı?

Tom machte die Klimaanlage an, und die Wohnung kühlte sich langsam ab.

Tom klimayı açtı ve daire soğumaya başladı.

Eine Klimaanlage, direkt hier, ließ die Luft durch diesen Teil des Restaurants fließen.

Buradaki bir klima havanın, restoranın bu kısmında dolaşmasını sağladı.

Wir liehen uns einen Kran, um die neue Klimaanlage hochzuziehen und auf dem Dach abzulegen.

Yeni klimayı kaldırmak ve onu çatıya koymak için bir vinç kiraladık.