Examples of using "Harte" in a sentence and their turkish translations:
İyi karardı! Zor iş.
Onlar sert insanlar.
Sıkı çalışma ve sabır ile
Çok çalışma yanlısı değilim,
O gerçekten zor bir işti.
O, zor işe alışkındır.
Bazı sert kışlar yaşadık.
Biz Çinliler çok çalışan kişileriz.
Çok zor bir eğitimdi.
Onlar zor işe alışkındır.
- Bu adamlar sıkı çalışmaya alışkın.
- Bu adamlar zor işe alışkın.
Bu iş çok çalışma gerektirir.
Tom zor işe alışkındır.
Ben zor işe alışkınım.
Kış, işin zor kısmını halletmiştir.
Zor iş başarının ana unsurudur.
Yabancı bir dilde ustalaşmak uzun süre çalışmayı gerektirir.
- Kader bana sıkı bir ders öğretti.
- Kader bana acımasız bir ders verdi.
Sıkı çalışman için teşekkürler.
Bu tür zor işe alışkın değilim.
Bu Tom için zor bir haftaydı.
Tom Mary'nin sıkı çalışmasını takdir etti.
Onlar zor işten korkmuyorlar.
Çalışmak, sıkı çalışmak,
Doğum ise bedenle alakalı.
Sıkı çalışma ve kendini adama sana başarıyı getirecektir.
Mayuko zor iş yapmaktan kaçındı.
Bazı zor seçimler yapmak zorunda kalacağız.
Patronum çok çalışmam için beni methetti.
Tüm sıkı çalışman için sana teşekkür etmek istiyorum.
Sular yükselene kadar... ...onu zorlu bir gece bekliyor.
O sıkı çalışma ve iyi iş duygusundan dolayı zengin oldu.
yönetti, ancak mümkün olduğunca sert önlemlerden kaçındı.
Sıkı çalışma, Japonya'yı bugünkü haline getirdi.
Bob, çok çalışmaya alışkın.
Zor iş kimseyi öldürmedi. Ama risk almak neden?!
Kahire'de dizanteri geçiren Davout için zorlu bir kampanyaydı.
Tom zor işe alışkın.
Berthier'in sıkı çalışması ve mükemmel personel sistemi, Napolyon'un İtalya'daki ve ötesindeki
Norveç Kralı olarak Harald 'sert hükümdar' cesur, acımasız ve iyimserdi… ve
Bob zor işe alıştı.
bu filmden aklımızda kalan şey ise gaddar Kerim ile sansar Selim
Ertesi yıl Polonya'da, tümeni Pultusk'ta zorlu bir savaş gördü, ancak daha sonra
Tom, sıkı çalışarak para kazananlar pahasına yaşayan bir parazittir.
Her kolunun dibinde, sert kabukları aşabilecek bir delici var.
Zor iş başarının fiyatıdır.