Examples of using "Gefangen" in a sentence and their turkish translations:
Tom ele geçirildi.
Ben ele geçirildim.
Tom tuzağa düşürüldü.
Ben tuzağa düştüm.
Tom tuzağa düştü.
Leyla tuzağa düşürüldü.
Tom'u ele geçirdik.
.
Tom esir tutuluyor.
Kim Tom'u yakaladı?
Tom tuzağa düşürüldüğünü hissetti.
Onlar Tom'u ele geçirdiler.
Onları yakaladık.
Nehirde hiç balık yakaladın mı?
Neredeyse hiç balık yakalamadım.
Pekâlâ, koyunu yakaladık.
İki tilki yakaladık.
O büyük bir tane yakaladı.
Tom'u asla yakalamadılar.
- Bir alabalık tuttum.
- Bir alabalık yakaladım.
Tom büyük bir tane yakaladı.
Hiçbir tutsak götürülmedi.
Tom bir fare yakaladı.
Bir balık tuttum!
Yirmi kelebek yakaladı.
Biz asla onları yakalamadık.
Tom bir köpekbalığı yakaladı.
Üç tane balık yakaladım.
Tom tutuklanmadı.
Bir balık yakaladım.
Tom birçok balık yakaladı.
Pekâlâ, koyunu yakaladık.
Alaska ormanlarında mahsur kalır.
O tek boynuzlu atı yakaladın mı?
O onlara tutukluyu serbest bırakmasını emretti..
Kaç tane balık yakaladın?
Bugün üç balık yakaladım.
Yakaladığıma bak.
Güzel bir kelebek yakaladım.
Bütün o balıkları nerede yakaladın?
Biz onu tutukladık.
Katil sonunda dün gece yakalandı.
Hiç balık yakaladın mı?
Bir balık bile yakalamadım.
Fileyle kelebek yakaladım.
Tom bu öğleden sonra üç balık yakaladı.
Dereyi görmeden paçayı sıvama.
Tom bir grup paralı asker tarafından yakalandı.
Dün büyük bir balık yakaladım.
Ben çok güzel bir kelebek yakaladım.
- Tom benden daha çok balık tuttu.
- Tom benden daha fazla balık yakaladı.
Umarım benim yakaladığımdan daha fazla balık yakaladın.
Viyana'nın hamsterleri kapana kısılmıştır. Dışarı çıkamazlar.
Bana bir kelebek yakaladığın için teşekkür ederim.
Bir akrep yakaladığın doğru mu?
Tom Mary'nin bir balık yakaladığını sandı.
Tom'u yakaladık.
Tom'un arabası yanıyor.
- Bu onun yakaladığı balıktır.
- Bu balığı yakaladı.
Tom balık tutmaya gitti, ama bir şey yakalamadı.
her yıl 1,4 milyar kg balık yakalanır.
bir kez ciddi şekilde yaralandı ve bir kez yakalandı.
iki taraf da kanlı çıkmaza kapanıyor siper savaşı.
- Tom, bir balık tuttu.
- Tom bir balık yakaladı.
Perde tutuştu.
Tom hiç balık yakalamadı.
Hiç balık yakalamadım.
Tom üç balık yakaladı.
O üç balık yakaladı.
Bu Tom'un yakaladığı balıklardan biri.
Son kez balık tutmaya gittiğinde bir şey yakaladın mı?
Üç tilki yakaladık.
Geçen hafta yakaladığım yılan balığı hâlâ canlı.
Yaşlı adam büyük bir balık yakaladı.
İlk defa böyle büyük bir balık yakaladım!
Balık avlamayı seven Markku bugün büyük bir balık yakaladı.
Kral savaş sırasında esir edildi ve kafası kesildi.
Bu şimdiye kadar yakaladığım en büyük balık.
Dürüst olmak gerekirse, biz seni yakalamak için geldik.
Tom bir alabalık tuttu.
En son ne zaman bir balık yakaladın?
ölüm girdabı adı verilen bir duruma yakalanıyor bazen
Bir tek balık yakalamadım.
Burada bir sürü balık yakaladım. Burası büyük bir balıkçılık bölgesi.
Dün beş balık yakaladım.
Dün üç balık yakaladım.
Tom dün bir sürü balık yakaladı.
Tom büyük bir balık yakaladı.
Bennigsen'in ordusunun 40%'ı 20.000 civarında asker ölü, yaralı ya da esir durumdaydı
Bu şekilde üç balık yakaladığını gördüm. Gün içinde balık tuttuğunu hiç görmemiştim.
Gerçek şu ki, o sadece havadaki şu kuşu dişleriyle yakaladı.
Erkek kardeşim büyük bir balık yakaladı.
Fileyle kelebek yakaladım.
Dün babam üç tane balık yakaladı.
Çocuk, büyük bir balık yakaladı.
Kız, küçük bir balık yakaladı.