Examples of using "Feigling" in a sentence and their turkish translations:
korkusuz korkak
Korkak olma.
Sen bir korkak değilsin.
Sen bir korkaksın.
Sen yalnızca bir korkaksın.
Sen böyle bir korkaksın.
Tom Mary'ye korkak diye bağırdı.
Ben korkak değilim.
Tom bir korkak.
O büyük bir korkak.
Tom büyük bir korkak.
Sen böyle bir korkaksın!
Tom böylesine bir korkak.
Onlar ona korkak dediler.
Tom birazcık korkak.
Arkadaşım bana bir korkak dedi.
O bana bir korkak dedi.
Tom bana bir korkak dedi.
Jim bana korkak dedi.
Hamamböceğine gelince ben bir korkağım.
- Bir korkaktan başka bir şey değildir.
- O korkağın tekidir.
Korkaksınız.
Ben bir korkağım.
Ben korkak değilim ama ben aptal da değilim.
Ona bir korkak denilmesine gücendi.
Korkak denilmesine gücendi.
Çocuk, korkak olduğu için, arkadaşıyla alay etti.
Sen bir korkaksın.
Ona teşebbüs edemeyecek kadar çok korkaktır.
Tom bir korkak. O, savaştan kaçtı.
Haydi, korkak olma!
Yüzüne karşı onun bir korkak olduğunu söyledim.
Ölü bir kahraman olmaktansa canlı bir korkak olmak daha iyidir.
O biraz korkak.
Böyle bir korkak olmasaydım, bunu yapardım.
Hiçbirimiz korkak değiliz.
Onun bir korkak olduğunu sana söyledim.