Examples of using "Das " in a sentence and their turkish translations:
Bu senin aradığın kitap.
O sadece sorunu daha kötü yapar.
Bunu düzelt.
Bunu tut.
bu bildiğin ilkellik işte
Bu onun tuttuğu günlüktür.
Şuna bakın.
Yapılacak doğru şey bu.
Otel burası.
Onu tut.
Burası belediye binasıdır.
Sorun bu.
Sorun bu muydu?
Bu en önemli şey.
Bu sondur.
En ilginç budur.
O, ana kapıdır.
Geldiğimiz en iyi sonuç bu mu?
Bize verilen senaryo buydu.
O, yasalara aykırıdır.
- Okumak istediğim kitap budur.
- Bu benim okumak istediğim kitap.
O, benim iyi tanıdığım kızdır.
Sahip olduğum tüm para budur.
O sen misin?
- Sorun bu muydu?
- Sualin bu muydu?
Bu benim seçtiğim hayat.
Şu, alacağım araba.
Bu herkesin ilgisini çekti.
Bu çözmemiz gereken bir sorun.
Aradığım kitap budur.
Bu, John tarafından kırılan pencere.
Bu, Jack'in inşa ettiği evdir.
O yasadır.
Onun kırdığı bu penceredir.
Bu, Tom'un yaptığı ev.
Bu şu anda sahip olduğum tüm para.
Bu en iyi olanı.
O korkunçtur.
Yani, sorun bu.
İkinci ikilem şuydu:
işte büyük tablo bu
hatta en güzeli bu
Şey değil mi bu
Çok üzücüydü.
Gerçekten ilaç gibi geldi.
Gemi burnun etrafını dolaştı.
Kız odaya girdi.
O aynı şey değil.
Doğru mudur?
Bunu dene.
Bunu imzala.
Bu standart bir prosedür.
Bu zor kısmı.
O, yasalara aykırıdır.
Sanırım o yapmak için güzel şey.
O sorun değildi.
Bu mükemmel bir saklanma yeri.
O, belediye binası olmalı.
Bu mükemmel anneler günü hediyesi
Bu mükemmel babalar günü hediyesi.
Bu sıfırıncı yasası.
Bu sadece sorun.
Son, işi taçlandırıyor.
Bu yapacak.
Burası Çalışma Bakanlığı mı?
Bu gerçekten sorundur.
Bu, son kez.
- Bu ona hayatını kaybettirdi.
- Bu onun hayatına mal oldu.
Televizyon aile hayatını mahvediyor.
Bu en iyi olacak.
Bu son oyun.
- O son seferdi.
- O son kezdi.
Bu sorun değil.
Bu ne anlama geliyor?
Bisiklet benim.
Yüreğim kan ağlıyor.
İşte bu.
Onu duyuyor musun?
Bu şimdiye kadar yazdığım ilk şarkı.
Benim aradığım sözlüğün ta kendisi!
Onu görüyor musun?
Bu beni rahatsız ediyor.
Bu sizi ilgilendiriyor.
Öyle düşünüyor musun?
Bu tam olarak izlemek istediğim o video.
O bizimkiydi.
Bu onun.
Onu temizle.
O hızlıydı.
Bunu biliyor musun?
Bu, Tom'un bana verdiği kitap.
Bu ilk defa olmuyor.