Translation of "Blonde" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Blonde" in a sentence and their turkish translations:

Sie hat blonde Haare.

Onun sarı saçı var.

Lidia hat glatte blonde Haare.

Lidia'nın sarı düz saçları var.

Ziehst du Blonde oder Brünette vor?

Sarışınları mı yoksa esmerleri mi tercih edersin.

Wer ist dieser große blonde Mann?

Bu uzun boylu sarışın adam kim?

Warum finden Männer blonde Frauen so attraktiv?

Güveler neden yapay ışıklara çekiliyor?

Sie hat blonde Haare und blaue Augen.

Saçları sarı, gözleri mavi.

Tom hat lange, blonde Haare und blaue Augen.

Tom'un uzun sarı saçları ve mavi gözleri var.

Hat jeder in Schweden blonde Haare und blaue Augen?

İsveç'teki herkesin sarı saçları ve mavi gözleri mi var?

Weißt du, wer das große, grüngekleidete, blonde Mädchen da ist?

Yeşil giyinmiş, o uzun boylu sarışın kızın kim olduğunu biliyor musun?

- Er hat blonde Haare.
- Er ist blond.
- Er hat blondes Haar.

Onun sarı saçı var.