Examples of using "Angekommen" in a sentence and their turkish translations:
O geldi mi?
Ne zaman vardın?
- Yeni mi geldin?
- Yeni mi gelmiştin?
Sonunda geldi!
Vardım.
Biz geldik.
Tom vardı mı?
Samantha geldi.
Tom geldi.
- Hemen az önce geldim.
- Henüz geldim.
- Oraya saat kaçta vardınız?
- Oraya ne zaman vardın?
Mektubun demin geldi.
- Buraya az önce geldim.
- Ben az önce buraya vardım.
Az önce buraya geldim.
Vardınız mı?
Az önce buraya geldim.
Ne zaman geldin?
Tren geldi.
Bay Smith geldi.
Geldiler mi?
Tom az önce geldi.
Nasıl geldiniz?
O az önce geldi.
Tom hiç gelmedi.
Güvenli bir şekilde geldik.
Dün vardım.
Sonunda geldi!
Onlar oraya senden önce geldiler.
Tam olarak ne zaman buraya geldin?
Londra'ya ne zaman vardınız?
Biz buraya akşam vardık.
O az önce buraya vardı.
O henüz varmadı.
Ben henüz şimdi geldim.
Uçuş 123 geldi mi?
Yanis henüz gelmedi.
Jim hâlâ gelmedi mi?
Tren çoktan geldi.
Çok geç vardım.
Onlar sizden önce geldi.
Tom az önce burada geldi.
Linda henüz gelmedi.
Hemen hemen herkes zamanında geldi.
Onlar çok kısa sürede geldi.
Ken Kyoto'ya vardı.
O çoktan varmış olmalıydı.
Az önce geldik.
Daha dün geldim.
Bagajım henüz geldi.
Tom Boston'a vardı.
Tom şimdiye kadar gelmeliydi.
Tom pazartesi günü ulaştı.
O, gece yarısı vardı.
Daha gelmedi mi?
O çok erken vardı.
Ne zaman varmış olacağız?
Şimdiye kadar varmalıydı.
Ben az önce buraya vardım.
Londra'ya vardım.
- Tom'dan önce vardım.
- Tom'dan önce ulaştım.
Pazartesi günü vardım.
- Tren henüz gelmedi.
- Tren henüz varmadı.
Sandalye henüz gelmedi.
Az önce buraya geldim.
O henüz buraya gelmedi.
Bu sabah sağ salim geldim.
Biz sağ salim vardık.
Benim için hiç mektup geldi mi?
Az önce buraya vardık.
Oraya benden önce geldiler.
Buraya daha dün geldik.
Yeni mobilya bugün geldi.
O senden daha önce oraya vardı.
Boston'a güvenle vardık.
Dün Tokyo'ya vardım.
Dün gece geç geldim.
Biz vardık.
Varınca bana yaz.
Dün Tokyo'ya vardı.
- Ben diğerlerinin önünde geldim.
- Diğerlerinden önce vardım.
Az önce istasyona vardım.
Sağ salim eve vardın mı?
Az önce istasyona vardık.
Mektubun fazla geç geldi.
Biz iki gün önce vardık.
Sen ondan önce oraya vardın.
Biz üç gün önce geldik.
Tom Avustralya'ya asla varmadı.
- O iki gün önceden vardı.
- İki gün önce geldi.
Bir kongre heyeti geldi.
Dün gece geç saatlerde geldim.