Examples of using "Ablehnen" in a sentence and their turkish translations:
Tom reddedebilir.
Reddetmeliyim.
- Hayır diyemedim.
- Hayır diyemezdim.
Ben düşünceyi takdir ediyorum.
Tom hayır demeliydi.
Daveti reddetmeliydin.
Senin yerinde olsam hayır derdim.
Onun teklifini geri çevirmek zorunda kaldım.
İsteğini geri çevirmek durumundayım.
Onun önerisini reddetmeliydin.
Hayır diyeceğini biliyorum.
Tom'un sorununu güçlükle reddedebildim.
Ben bu iddiayı reddetmek istemiyorum.
Böyle haksız bir öneriyi reddetmen gerekirdi.
Tom reddedemiyor.
Korkarım ki o, ricamı geri çevirecek.
Tom bana reddemiyeceğim bir öneride bulundu.
Tom, böylesine iyi bir teklifi reddedemezdi.
Bu onların reddedemeyeceği bir öneri.
Hasta olduğum için daveti geri çevirmek zorunda kaldım.
O, Tom'a reddedemeyeceği bir teklif yaptı.
Sana reddedemeyeceğin bir teklifte bulunacağım.
- O bana reddedemeyeceğim bir teklif yaptı.
- Bana reddedemeyeceğim bir teklifte bulundu.
O bana reddedemeyeceğim bir teklif yaptı.
"İçecek bir şey ister misin?" "Üzgünüm, hayır teşekkürler."
Ona geri çeviremeyeceği bir teklifte bulunacağım.
Kısaca, hayır diyemezdim.
Ken, Tom'a onun reddedemeyeceği bir teklif yaptı.
O, Tom'a reddedemeyeceği bir teklif yaptı.
Mary, Tom'a reddedemeyeceği bir öneri yaptı.
Bu cömert bir teklif fakat onu geri çevirmek zorundayım.
Tom Mary'nin teklifini kabul edip etmeyeceğini ya da reddedip etmeyeceğini bilmiyor.
Robert o kadar meşguldu ki golf oynamak için bir daveti geri çevirmek zorunda kaldı.
- Onun yerinde olsam, onu yapmayı reddederim.
- Onun yerinde ben olsaydım bunu yapmayı reddederdim.
Onu kısar mısın?
Tom Mary'nin yardımını reddetmekle hata yaptı.
Tedaviyi reddetme hakkınız her zaman var, ama tercihinizin bu olması durumunda yaşanabilecek olası sonuçlarla ilgili açıklama yapmak durumundayım.
Tom Mary'ye çıkma teklif etmek istiyordu ama onun hayır diyeceğinden korkuyordu.