Examples of using "Deshalb" in a sentence and their turkish translations:
O nedenle...
işte bu yüzden karıncalar,
Bu muhtemelen sebep.
Onun sinirlenme nedeni odur.
- Gitmemin nedeni bu.
- Bu yüzden gidiyorum.
Birçok insanın, arabada oturup dikiz aynasına bakan
Tom onun hakkında mutluydu.
Bu yüzden mutluyum.
Bu yüzden mi buradayım?
Geç kalmamın nedeni oydu.
- Tom'u bu yüzden seviyorum.
- Tom'u sevme nedenim bu.
Sana sorma nedenim bu.
Bu yüzden seni istiyoruz.
Onların ölme nedeni bu mu?
Tom burada olmasının nedeni budur.
- Kalma nedenin bu mu?
- Bu yüzden mi kaldın?
Gelme nedenin bu mu?
Bu yüzden mi üzgünsün?
Bu yüzden mi ayrılıyorsun?
Bu yüzden mi buradasın?
Bu yüzden mi buraya geldin?
Bu yüzden mi geri döndün?
Aramanın nedeni o muydu?
Orada olmamızın nedeni bu.
Tom bu yüzden bıraktı.
Tom'un kazanma nedeni budur.
İşte bu yüzden ona kızgınım.
Bu yüzden seninle konuşmaya geldim.
Bunu o yüzden yapmadım.
İşte bu sebeple hikâyeler güçlüdür
Bu sayede, o kazandı
İşte bu yüzden sıkışıp kalmışız.
az görülmesinin sebebi de budur aslında
dolayısıyla rüzgar esmiyordu
Bu yüzden, eğitim çok önemli.
Bu yüzden sık sık tartışıyoruz.
Onun öfkelenmesinin nedeni odur.
- Ben bu yüzden gelmedim.
- Gelmemin nedeni bu değil.
Buraya gelmemin nedeni bu.
Burada olmanın nedeni bu, değil mi?
Tom'u sevmememin nedeni bu.
Burada olmamın nedeni odur.
Onu sana vermemin nedeni bu.
Tom'un erken kalkmasının nedeni bu.
Burada olmanın nedeni bu değil.
Beni işe almanın nedeni bu mu?
Bu yüzden mi geç kaldın?
O yüzden mi beni aradın?
Ondan hoşlanmamamın nedeni bu.
Onu kovmamın nedeni bu.
Bugün burada olmamın nedeni budur.
Bunu yapmak zorunda olmamın nedeni bu.
Tom bu yüzden Mary'den hoşlanmıyor.
İnsanlar onun için Tom'u suçladı.
Bu yüzden onunla tanışmak istedi.
Bunu yapmak istememin sebebi bu.
- Sana söylememe nedenimiz bu.
- Sana bu nedenle söylemedik.
O dürüst. Bu nedenle onu beğenirim.
bu sebeple gerçekleşme sebeplerini
Bu yüzden devam edecek.
Çünkü onların ana nehirlerinden 10 tanesi
Bunun için, bu iki güçlü dev ülkenin
Dolayısıyla, çok hafif olmasını sağlamak lazım.
Geç kalmamın nedeni odur.
Onu almamın nedeni bu değil.
Seni görmeye gelmemin nedeni bu.
Bu yüzden biz mutabık değiliz.
Seninle konuşmak istememin sebebi bu.
Sanırım Tom'un burada olma nedeni bu.
Tom'un burada olma nedeninin bu olduğunu düşündüm.
Tom'un seninle konuşmak istemesinin nedeni bu mu?
İşini kaybetmesinin sebebi bu.
İşte bu yüzden ona kızgınım.
İnsanlar onun için Tom'u sorumlu tuttu.
Yağmur yağıyor, bu yüzden burada kalıyorum.
Her şey geçicidir ve bu nedenle üzücüdür.
O yüzden hiç zamanım yoktu.
İşte bu yüzden ona kızgınım.
bu yüzden Omoyele Thomas'ı seslendirme yapması için getirdim,
Ay'daki kraterlerin sebebi de bu.
Burada olma nedeninin o olmadığını biliyorum.
Belki Tom'un bugün burada olmamasının nedeni budur.
Tom'un gelme nedeni budur.
Bu gerçek, bizi kişiselleştirilmiş ilaç adı verilen bir şey düşünmeye itti.
Ki bu nedenle "Üçüncü Kutup" olarak adlandırılır.
yani neden kapalı denizlerde neden tsunami oluşamayacağını
o sıcaklı biz bu yüzden almıştık Kemal Sunal'dan
işte Türk Tarih Kurumu bu yüzden çok önemlidir
Demek ki tarihi eser kaçakçılığı bu yüzden çok önemliymiş
Belkide bütün dünyada alınan bu önlemler bu yüzden olabilir mi?
O hasta. Burada olmamasının nedeni budur.
Üşüdüm, bu yüzden ısıtıcıyı açtım.
O hastaydı, bu yüzden gelemedi.
Tom'un saman nezlesi var. Bu yüzden içeride kalmak zorunda.